KONFRONTATION - Turkce'ya çeviri

• çatışma
• yüzleşme
• karşılaşma
• yüzden
• yüzleşmek
• yüzleşmekten

Konfrontation Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Spiel XCOM: Enemy Unknown beinhaltet Konfrontation zwischen Menschheit selbst und tatsächlich unbekannt zeigen eine detaillierte Beschreibung.
Oyun XCom: Enemy Unknown insanlığın kendisi aslında bilinmeyen arasındaki çatışma içerir ayrıntılı bir açıklamasını göstermek.

Konfrontation zwischen den Führern des Fastfoods.
Fast food liderleri arasındaki çatışma.

Weniger Konfrontation als vor einem Jahr.
Bir yıl önceye göre daha az çatışma.

Spiel XCOM: Enemy Unknown beinhaltet Konfrontation zwischen Menschheit selbst und tatsächlich unbekannt.
Oyun XCom: Enemy Unknown insanlığın kendisi aslında bilinmeyen arasındaki çatışma içerir.

Konfrontation zwischen Move-Organisation und Staat noch nicht vorbei.
Move örgütü ile devlet arasındaki çatışma bitmedi.

Konfrontation mit Titan in T-minus einer Minute.
Titanla yüzleşmeye bir dakika.

Es ist mehr als eine Konfrontation zwischen zwei Nationen.
Bu iki ulusun karşılaşmasından daha da öte bir şey.

Die Konfrontation von Theorie und Beobachtung ist für einen Theoretiker immer ein dramatischer Moment.
Bir teorisyen için teorinin gözlemlerle karşılaştırılması her zaman dramatik bir an olmuştur.

Die ideologische und politische Konfrontation schien kein Ende zu nehmen.
İdeolojik ve politik çatışmanın sonu gelmiyor gibiydi.

Es ist leicht zu verstehen, warum Feinsteins Konfrontation viral geworden ist.
Feinsteinın yüzleşmesinin neden viral olduğunu anlamak kolaydır.

Ihre Konfrontation führte zu nichts Gutem: das individuelle Prinzip
Onların çatışması iyi bir şeye yol açmadı:

Weg, ohne persönliche Konfrontation.
( Kişisel çatışmadan uzak dur).

Möglicherweise wird bereits die gegenwärtige iranisch-irakische Konfrontation diese Polarisierung verschärfen.“.
Halihazırdaki İran-Irak çatışmasının bu kutuplaşmayı daha da derinleştirmesi olanaklıdır.”.

Konfrontation zwischen dem Westen und dem Osten: Die Ursachen des Kalten Krieges und seine Folgen.
Batı ve Doğu arasındaki çatışmalar: Soğuk Savaşın nedenleri ve sonuçları.

Blau hasst Konfrontation und macht gerne Dinge auf seine Weise.
Mavi, çatışmadan nefret eder ve işleri kendi yollarından yapmaktan hoşlanır.

Das Wort"Ich…" ermöglicht es, Konfrontation in einen konstruktiven Dialog zu verwandeln.
Ben…'' kelimesi, yüzleşmeyi yapıcı bir diyaloga dönüştürmeyi mümkün kılar.

Vielleicht könnte die Konfrontation in einem Steinbruch stattfinden.
Belki de taş ocağında yüzleşebilirler.

Aber leider wird diese Konfrontation unsere Probleme nicht lösen.
Ne yazık ki seninle bu karşılaşmamız sorunlarımızı çözmeyecek.

Echte körperliche Konfrontation.
Gerçek bir fiziksel çatışmaya.

Ihre letzte Konfrontation.
Son çatışmaları.