KROKODIL - Turkce'ya çeviri

timsah
krokodil
alligator
crocodile
gator
croc
krokodil
crocodile
timsahı
krokodil
alligator
crocodile
gator
croc
timsahın
krokodil
alligator
crocodile
gator
croc
timsaha
krokodil
alligator
crocodile
gator
croc

Krokodil Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Herr Krokodil, mögen Sie Kabeljau? Nein! Nein!
Bay Timsah, morina balığı sever misiniz? Hayır! Hayır!
Wieso aber ein Krokodil?
Neden krokodil denmiş?
Hüte dich vor dem Krokodil im Wasser und entdecke dann etwas Faszinierendes am Tempel.
Sudaki timsaha karşı dikkatli ol, sonra tapınakta inanılmaz bir şey keşfet.
Sonst beißt dich Jacks Krokodil.
Yoksa Jackin timsahı bir ısırık alır senden.
Es bedarf wohl keiner Erklärung warum dieses Turnier dem Krokodil so sehr am Herzen liegt.
Bu turnuvanın timsahın kalbinde neden çok özel bir yer tuttuğunu açıklamaya gerek yok.
Dein Geschäft ist mein Krokodil.
Benim için Timsah, senin işin.
Die Droge Krokodil.
Krokodil Uyuşturucu.
Die Nilratte tödtet das Krokodil, der Schwertfisch den Wallfisch,
Nil sıçanı timsahı, kılıçbalığı balinayı öldürüyor,
Keine Ratte. Eher… Eher ein Krokodil!
Sıçan değil de daha çok timsaha benizyormuş!
Jeder von ihnen füttert das Krokodil nur in der Hoffnung, dass es ihn zuletzt frisst.
Onların her bir timsahı yeterince beslerse timsahın en son kendisini yiyeceğini umuyor.
Ist Krokodil Wirklich Eine Fleischfressende Zombie-Droge?
Krokodil Gerçekten Et Yiyen Zombi Ilacı Mı?
Halb Krokodil zwanzig zu eins.
Bire 20, yarı timsah.
Legt das Krokodil da hin!
Timsahı şuraya yatırın!
liebt frisches Krokodil.
taze timsaha bayılırdı.
Krokodil macht die Haut des Benutzers grün,
Krokodil, kullanıcının cildini yeşil,
Barkeeper! Das Krokodil hat seinen"Krok" verloren.
Barmen! Galiba bu timsah, derisini kaybetmiş.
Das Besondere dieser Cenote war ein Krokodil, das sich friedlich und geduldig fotografieren ließ.
Bu obruğun özelliği barışcıl ve sabırlı bir şekilde fotoğraflarının çekilmesine izin veren bir timsahı olmasıydı.
Und es lernte das Krokodil„Krokofil“ kennen.
Ayşe sayesinde'' krokodil'' modelini öğrendim.
Na gut. Du bist das Krokodil.
Peki, sen timsahsın. Yok, sensin timsah.
Burt kann das Krokodil spielen.
Wendy olurum Burt de timsahı oynar.
Sonuçlar: 231, Zaman: 0.0626

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce