Lernt Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sagt die, die in der Ecke lernt?
Beobachte mal ein Kind, das gerade laufen lernt.
Yürümeyi öğrenen bir çocuğa bakın.Wie lernt man schön zu sprechen?
Lernt den Unterschied.
Aradaki farkı öğrenin.Vielleicht lernt die nächste Generation, wieder Kaffee zu trinken.
Belki yeni nesil tekrar kahve içmeyi öğrenir.Skaldak lernt.
Skaldak öğreniyor.Ich habe alles Joey gegeben, dem Nachbarskind, das zu Hause lernt.
Lernt mein Kind so genug?
Çocuğum Yeterli öğreniyor mu?Wenn man aus einer Niederlage lernt, hat man nicht wirklich verloren„.“.
Eğer yenilgiden ders alıyorsan gerçekten kaybetmemiş olursun.”.Wer eine neue Sprache lernt, erwirbt eine neue Seele.
Yeni bir dil öğrenen, yeni bir ruh edinir.Lernt sie.
Onları öğrenin.Er lernt noch Englisch.
O hâlâ İngilizce öğreniyor.Nein, nur so lernt der Mensch.
Hayır evlat, insan böyle öğrenir.Oder lernt, mit weniger zu leben.
Veya daha azıyla yaşamayı öğrenmek.Lernt neue Wörter für die Wort-Party Ballons.
Man lernt nie umsonst. Die Antwort ist.
Eğitim asla zaman kaybı değildir. Cevabım şu.Lernt mein Kind genug?
Çocuğum Yeterli öğreniyor mu?Wenn man aus all diesen Bildern lernt, dann wird man feststellen, dass es eigentlich nicht so einfach ist.
Tüm bu resimlerden ders alırsak, sonra kolay olmadığının farkına varırız.Ein Kind, das laufen lernt, fällt oft hin.
Yeni yürümeyi öğrenen bir çocuk sık sık yere düşer.Seht zu und lernt.
İzleyin ve öğrenin.
