MARMELADE - Turkce'ya çeviri

reçel
marmelade
konfitüre
jam
gelee
graupen
jöle
gelee
wackelpudding
götterspeise
jell-o
jelly
gel
marmelade
pudding
aspik
puffer
reçeli
marmelade
konfitüre
jam
gelee
graupen
reçelli
marmelade
konfitüre
jam
gelee
graupen
marmeladı
reçelin
marmelade
konfitüre
jam
gelee
graupen
marmelatlı
jöleli
gelee
wackelpudding
götterspeise
jell-o
jelly
gel
marmelade
pudding
aspik
puffer

Marmelade Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Erdnussbutter, Marmelade und Banane.
Yerfıstığı ezmesi, jöle ve muz.
Als ob die Erdnussbutter die Marmelade umbringen will.
Fıstık ezmesinin, reçeli öldürmeye çalışması gibi bir şey.
Schön. Würden Sie uns die Marmelade reichen, Mr. Donaghue?
Güzel. Şurada marmeladı uzatın Bay Donaghue?
Die Marmelade verwässert dabei also nicht.
Bu sayede reçelin suyu azalmamış olacaktır.
Schon wieder Erdnussbutter und Marmelade.
Anlaşılan yine fıstık ezmeli ve reçelli sandviç.
Ich nehme eins mit Erdnussbutter, Marmelade und Mayonnaise.
Ben mayonez ile yer fıstığı-terayağı ve marmelatlı sandviç alacağım.
Für Marmelade benötigen Sie.
Marmelat için ihtiyacınız.
selbstgemachte Marmelade.
ev yapımı reçel.
Wenn ich brav bin, kriege ich Marmelade.
Uslu olursam reçeli hak ederim!
Kannst du uns ein paar Sandwiches mit Erdnussbutter und Marmelade für unterwegs machen?
Yol için fıstık ezmeli ve jöleli sandviç yapar mısın bize?
Nun muss gewartet werden, bis die Marmelade fest wird.
Ardından reçelin köpüğünü toplayana kadar beklenmesi gerekecektir.
Keine Marmelade. Konfitüre.
Ahududu marmeladı değil, reçeli olacak.
Tilly bekam Tee, Marmelade und Brot.
Tillye çay ve reçelli ekmek götürdüm.
Ich hab euch Brote mit Erdnussbutter und Marmelade gemacht.
Sana yerfıstığı ezmeli ve marmelatlı ekmek yaptım.
Für die Marmelade braucht ihr.
Marmelat için ihtiyacınız.
Probier mal. Ich mache daraus Marmelade.
Dene. Bunlarla reçel yapacağım.
Ich erwähnte die Marmelade auch gegenüber meiner Schwester.
Aynı zamanda reçeli kız kardeşime de bahsettim.
Und so erfuhr ich als Kind, wie die Marmelade vom Frühstückstisch verschwand.
Ve öyle ki, çocukken, reçelin kahvaltı soframızdan yok olduğunu gördüm.
Du kannst Marmelade auch aus gefrorenen Früchten herstellen.
Marmeladı dondurulmuş meyveler ile de hazırlayabilirsiniz.
Sie hat sechs Schnitten mit Erdnussbutter und Marmelade gegessen.
Az önce 6 tane fıstıkezmeli ve reçelli sandöviç yedi.
Sonuçlar: 530, Zaman: 0.0691

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce