Otto Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Für Otto Ludwig Piffl.
Fahr zu Otto.
Ottoya ulaş.Der Bruder der von Otto getöteten Krankenschwester.
Nur weil du Otto nicht einholen willst.
Bunu sırf Ottoyu yakalamamak için söylüyorsun.Otto Strucker, ja? -Das hoffe ich doch.
Otto Struckersınız, değil mi?- Edebileceğinizi umuyorum.Was er Otto angetan hat… die Schläge, die ständigen Vergewaltigungen.
Ottoya yaptıkları… düzenli olarak… dövdürmesi, tecavüz ettirmesi--.Otto werden wir später los.
Ottonun icabına sonra bakarız.Ich sehe Otto.
Ottoyu görüyorum.An Otto Munthe-Kaas, Norwegische Botschaft, Washington, DC.
Otto Munthe-Kaasa. Norveç Krallığı Büyükelçiliği, Washington DC.Wir können Erfolg haben, wo Otto scheiterte.
Ottonun başarısız olduğu yerde başarılı olabiliriz.Sag Otto, dass mich das versprochene Spektakel unheimlich erregt.
Ottoya bu büyük gösteri vaadinin seni çok heyecanlandırdığını söyle.Die denken, ich hätte Otto umgebracht?
Ottoyu öldürdüğümü mü düşünüyorlar?Otto Gross verhungerte 1919 in Berlin.
Otto Gross 1919 yılında Berlinde açlıktan öldü.Wusstest du eigentlich, dass Otto rückwärts auch Otto heißt?
Biliyor musun, Ottonun adını tersten okuyunca da Otto çıkıyor?Auch Otto schulde ich was.
Ottoya bile borçlandım.Ich liebe Otto und würde ihm gerne seine Rache geben.
Ottoyu seviyorum. Ona kendi gözümü vermek istiyorum.Tamam, yani ileri ve geri aynı. Tara hatte keine Ahnung, was Otto mit dieser Krankenschwester vorhatte.
Ottonun o hemşireye ne yapacağını Tara bilmiyordu.Ich gab Otto das Care-Paket und er hat auch darum gebeten.
Ottoya hazırladığımız paketi verdim. O bunu da rica etti.Pfingsten 941 sollte Otto ermordet werden.
De Ottoyu öldürmek üzere düzenlenen.
