SCHMUCK - Turkce'ya çeviri

• mücevher
• kuyumculuk
• takı
• takılar
• süsüdür
• bir süs
• mücevherler
• mücevherleri
• mücevherlerini
• takıları
• takılarını
• süsler
• takıların
• süsü
• süsleri

Schmuck Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Jetzt macht sie Schmuck?
Şu anda kuyumculuk yapıyor musunuz?

Hier Alanya gold Schmuck auf junge Alanya Mädchen Haare(Vintage).
Burada Alanya altın takı genç Alanya kızlar saç( vintage).

ist nur die Versorgung des irdischen Lebens und sein Schmuck.
basit dünya hayatının kazanımı ve onun süsüdür.

Ich hab den Schmuck aus dem Schlafzimmer.
Yatak odasındaki mücevherleri aldım ama hepsi çöp.

Uns interessiert der Schmuck nicht.
Mücevherler umurumuzda değil.

Weiß nicht. Klamotten, Schmuck, ein iPad.
Kıyafet, mücevher, iPad.- Bilmem.

Schöner Schmuck, natürlich, wie viele.
Elbette güzel takılar, birçokları gibi.

Schmuck und Uhren($5.000 oder höher).
Takı ve saatler($ 5.000 veya daha yüksek).

Ich mache jetzt Schmuck.
Kuyumculuk yapıyorum şimdi.

Besitztum und Kinder sind Schmuck des irdischen Lebens.
Mal ve oğullar, şu iğreti dünya hayatının süsüdür.

Den Schrankkoffer und den Schmuck.
Ve mücevherleri gözardı edemezsiniz. Kadının kayboluşunu, sandığı.

Ok. Geldbeutel und Schmuck in den schwarzen Sack.
Cüzdanlar ve mücevherler siyah çantaya. Tamam.

Warum sollte sie ihren Schmuck in einem Haufen Sand hierlassen?
Yani neden mücevherlerini bir kum yığınının üzerinde bıraksın ki?

Hübscher Schmuck, Barb.
Güzel takılar Barb.

Schmuck und uhren(57).
Takı ve Saat( 57).

Geschäftstüchtiger Umgang mit Kunst, Schmuck und allem, was schön ist
Sanat, kuyumculuk ve güzel olan veya insanı güzelleştiren her

Brieftaschen, Uhren, Schmuck.
Cüzdan, saat, mücevher.

Und was immer euch zuteil geworden ist, ist Nutznießung und Schmuck des diesseitigen Lebens.
Size verilen herşey, yalnızca dünya hayatının metaı ve süsüdür.

Du magst Schmuck, nicht wahr?
Takıları seversin, değilmi?

Der Schmuck kommt morgen mit nach Schweden.
Yarın mücevherleri İsveçe geri götüreceğiz.