Vitamine Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ampicillin, Tobramycin, Vitamine A, D und K.
Ampicillin, tobramycin, A, D ve K vitaminler.
Das sind Vitamine, okay?
Bunlar vitamin tamam mı?
Was ist für jedes der Vitamine verantwortlich?
Vitaminlerin her birinden ne sorumludur?
Kontraindikationen: Können Vitamine B dem Haar schaden?
Kontrendikasyonlar: B vitaminleri saça zarar verebilir mi?
Mineralien, essenzielle Vitamine und Extrakte.
Mineraller, gerekli vitaminler ve özler.
Er hat ihnen Vitamine gegeben.
Onlara vitamin vermiş.
Mehrere Studien haben eine Kombination dieser Vitamine verwendet.
Birçok çalışma bu vitaminlerin bir kombinasyonunu kullanmıştır.
Die Vitamine und.
Vitaminleri ve.
Wie Vitamine.
Tıpkı vitaminler gibi.
Es sind Vitamine und Mineralien drin.
İçinde vitamin ve mineraller var.
Nicht alle vorgeburtlichen Vitamine sind gleich.
Doğum öncesi vitaminlerin hepsi aynı değildir.
Mein Sohn. -Ich nehme die Vitamine und fahre dich.
PHILLIPE VON TRIESENBERG HAYRANLARI Oğlum, şu vitaminleri alayım da seni götürürüm.
Die hat nur leere Vitamine.
Sadece gereksiz vitaminler.
Ihr bringt das Produkt, verpackt als Vitamine, in ein Lagerhaus.
Vitamin olarak paketle, Ürünü bir depoya götür.
Wir alle wissen, wie wichtig Vitamine sind.
Hepimiz vitaminlerin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz.
Ich habe dir pränatale Vitamine besorgt.
Ve sana biraz daha doğum öncesi vitaminleri aldım.
Ein Pfund Schinken, ein Erdnussbutter-Sandwich oder Vitamine.
Kilo pastırma, bir fıstık ezmeli sandviç, vitaminler.
Könnten die Vitamine etwas damit zu tun haben?
Vitaminlerin bununla bir alakası olabilir mi?
Sie müssen mehr essen und Vitamine nehmen.
Daha fazla yemek yemeli ve vitamin almalısın.
Vitamin Vitamine.
Vitamin Vitaminleri.
Sonuçlar: 2458, Zaman: 0.1492

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce