ПЛАНИРАНЕ - Turkce'ya çeviri

plan
план
планираме
проектът
планиране
planlamak
планиране
планираме
planlama
планиране
планираме
planlaması
планиране
планираме
planlamanın
планиране
планираме
planlanması
план
планираме
проектът
планиране
planları
план
планираме
проектът
планиране
planı
план
планираме
проектът
планиране

Планиране Bulgarca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Планиране, иницииране и провеждане на агресивни войни и други престъпления срещу мира;
Barışa karşı savaş yürütme, saldırganlık ve diğer suçları başlatmak ve planlamak.
Не сме продуктът, цел на милиарди години еволюционни замисли и планиране.
Biz, milyarlarca yıl süren evrimsel çizimin ve planlamanın gelişimi sona erdirilmiş ürünleri değiliz.
Планиране на програми.
Bakanlıkların programlarını planlamak.
Вече познаваме структурите в мозъка, контролиращи въображението и дългосрочното планиране.
Artık hayalgücünün ve uzun vadeli planlamanın beyin devrelerini biliyoruz.
Планиране на убийство.
Bir suikast planlamak.
Планиране на сватба за толкова кратко време ще бъде кошмарно.
Bu kadar kısa sürede bir düğün planlamak kabus kere kabus olur.
Нужно е планиране и подготовка.
Ama hazır olmak ve planlamak lazım.
Изисква се тежка работа и внимателно планиране за тези нощи.
Bu geceleri çok dikkatli planlamak gerekir.
Планиране на индивидуалната кариера.
Bireysel kariyer planlamasında üzerinde durulması.
Планиране на индивидуалната кариера.
Bireysel kariyer planlamasının yapılması.
Планиране, започване и провеждане на агресивни войни.
Saldırı savaşları planlamayı, başlatmayı ve.
За хранене и планиране това не се отразява.
Hazırlık ve planlamaya etki ediyorsa o kesilir.
Не мога да повярвам, че всичко свърши след цялото това планиране.
Bu kadar planlamadan sonra bittiğine inanamıyorum.
То иска дългосрочно планиране.
Uzun süreli planlamaya destek olur.
Древният инуити са имали система за семейно планиране.
Eski İnuitlerin aile planlamasıyla ilgili bir sistemleri vardı.
Значи всичкото това планиране и изпипването на детайлите е било заради имиджа ти?
Yani tüm bu planlar ve detaylara olan dikkatin… konumunla mı ilgiliydi?
Семейното планиране играе голяма роля.
Aile planlamasının bunda büyük rolü olduğunu düşünüyorum.
И след толкова планиране, не са изтрили кръвта от бутилката уиски?
Ve tum bu planlamadan sonra, masadaki kanli viski sisesini temizlemiyorlar?
Защо поощрявате координацията, но не и цялостното планиране?
Niçin kapsamlı planlamadan değil de sadece koordine etmekten bahsediyorsunuz?
Помниш ли малката ми тайна, за семейното планиране на сем. Хорнбъргър?
Hornberger aile planlamasıyla ilgili verdiğim sırrı hatırlıyor musun?
Sonuçlar: 435, Zaman: 0.093

Farklı Dillerde Планиране

En çok sorulan sözlük sorguları

Bulgarca - Turkce