ARCHITECTURE - Turkce'ya çeviri

• mimarlık
• architecture
• mimari
• yapısını
• mimarisi
• mimarisini
• mimarisinin
• yapısı
• mimarlıktan
• yapısına
• yapıyı

Architecture Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Aleppo International Airport has a modern terminal which combines a modern and Islamic architecture.
Halep Havalimanı, modern ve İslami mimarinin birleştirildiği modern bir terminal binasına sahiptir.

It was all about finding a divine methodology in art and architecture.
Hepsinin amacı, sanat ve mimaride ilahi bir metodoloji olduğunu bulmaktı.

Architecture has everything. It's got engineering, drawing, aesthetics.
Mimaride her şey var, mühendislik, çizim, estetik.

In awe of and want to preserve their architecture and many other features of their culture.
Ama mimarileri ve birçok başka kültürel özelliklerine saygı duyup, korumak isteyebiliriz.

I introduced one of my models to see how receptive the architecture is to alterations.
Mimarinin değişime ne kadar açık olduğunu görmek için modellerimden birini test ettim.

But director Rick King allows the architecture to upstage the action.
Fakat yönetmen Rick King, mimarinin aksiyonu gölgede bırakmasına izin veriyor.

His domestic architecture was a blend of art,
Mimaride sanatsal, peyzaj

Not to mention architecture!
Mimariden hiç bahsetmiyorum bile!

Guided tours that present the history and architecture of the castles are also arranged.
Kalelerde, kalelerin tarih ve mimarilerinin tanıtıldığı rehberli turlar da düzenlenmektedir.

It is understood from the mosque's architecture that the building was originally a medieval chapel.
Caminin mimarisinden binanın aslen bir Orta Çağ kilisesi olduğu anlaşılmaktadır.

Teaches you everything about architecture.
Mimariyle ilgili her şeyi öğretiyorlar.

A statement of power and grandeur. Monumental architecture is a key feature of human civilisation.
Uygarlığın kilit özelliği anıtsal yapıdır- gücün ve ihtişamın göstergesi.

Teaches you, like, everything about architecture.
Mimariyle ilgili her şeyi öğretiyorlar.

Look at that architecture.
Şu mimariye bak.

In a dream, you can cheat architecture into impossible shapes.
Bir rüyada, mimariyi imkânsız şekillerle aldatabilirsin.

You can cheat architecture into impossible shapes. In a dream.
Bir rüyada, mimariyi imkânsız şekillerle aldatabilirsin.

Architecture into impossible shapes. In a dream, you can cheat.
Bir rüyada, mimariyi imkânsız şekillerle aldatabilirsin.

She loved architecture, took me to cul-de-sacs.
Mimariye bayılırdı, bana çıkmaz sokakları gezdirdi.

We're here to take a closer look at the reef's architecture.
Buradan resif mimarisine daha yakından bakabiliriz.

You built half my genetic architecture.
Genetik mimarimin yarısını siz yarattınız.