Inventor Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Researcher. Inventor.
Araştırmacı. -Mucit.So Sean could lead him to the inventor guy.
Boylece Sean onu mucite goturebilir.Why send the sphere to track him, an inventor from 1900?
I am a billionaire inventor genius.
Ben sadece milyarder bir dâhi mucidim.Not the inventor of extreme rendition, either. Hello, security?
Alo, güvenlik mi? Ekstrem kaçırma uçuşunun mucidi de değilim?I'm an engineer and an inventor, Mr Clennam.
Ben bir mühendis ve mucidim, Bay Clennam.What a chance for you to meet another great inventor.
Başka büyük bir mucitle tanışman için bulunmaz fırsat.You're a truly great inventor, George.
Gerçekten büyük bir mucitsin, George.The inventor of the environment and first emperor of the moon, AI Gore.
There's a mix an inventor has to have.
Bir mucidin sahip olması gereken Daedalus is a man of science, an inventor- this is his life's work.
Daidalus bilim adamıdır. Bir mucittir. Bunlar onun çalışmaları.I managed to convince the inventor to give it to the office of strategic services.
Mucidini Stratejik Servisler Ofisine vermesi için ikna ettim.An inventor who is a thief!
Buluşları olan bir hırsız!Giannini is credited as the inventor of many modern banking practices.
Giannini modern bankacılığın kurucusu olarak kabul edilir.Quite the inventor.
Tam bir mucitsin.Uh, anybody see my World's Best Inventor" mug?- Hmm?
Anybody see my World's Best Inventor" mug? Sweet.
Dünyanın en iyi kaşifi” bardağımı Gören oldu mu? Hoş.Deceived by that third-rate inventor.
Üçüncü sınıf bir mucitle ha!He was an artist, an inventor.
Bir kaşifti. I believe in this inventor.
Bu mucide güveniyorum ben.
