SHAPES AND SIZES - Turkce'ya çeviri

[ʃeips ænd 'saiziz]
[ʃeips ænd 'saiziz]
şekil ve boyutlarda
şekil ve büyüklükte
şekillerde ve ölçülerde
boy ve şekilde
şekildeki ve boyuttaki
şekil ve büyüklükteki
ve boyuttadirlar

Shapes and sizes Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
They come in all shapes and sizes, don't they?
Onlar her beden ve şekilde olabilir, değil mi?
Ring particles come in a wide variety of shapes and sizes.
Halka parçacıkları birçok şekil ve ebada sahiptir.
It's just that they come in all different shapes and sizes.
Sadece farklı şekil ve boyutlarda olmalarıdır.
And over time they evolved into a wild variety of new shapes and sizes.
Ve geçen zamanla, yeni form ve büyüklüklerde birçok yabani cinse evrildiler.
ears, shapes and sizes.
kulak… Farklı şekiller ve boylar.
As you can see, we have a wide range of vehicles competing in the race, in a, in a… variety of colours, shapes and sizes.
Gördüğünüz üzere yarışta çeşitli renk, şekil ve boyutlarda geniş bir araç yelpazesi yarışmaktadır.
Can package the old and the new in all sorts of shapes and sizes. we will discover how some of Japan's best architects.
Japonyanın en iyi mimarlar eski paket ve yeni şekil ve büyüklükte her türlü.
They come in all shapes and sizes, and though they are thinly spread, these are among the most numerous animals.
Her sekilde ve boyuttadirlarve daginik olmalarina ragmen… gezegendeki en kalabalik nüfusa sahip… hayvanlar arasindadirlar.
They come in all shapes and sizes, and though they are thinly spread, these are among the most numerous animals on the planet.
Her sekilde ve boyuttadirlar ve daginik olmalarina ragmen gezegendeki en kalabalik nüfusa sahip hayvanlar arasindadirlar.
I was scared of the sheer quantity of people, all shapes and sizes of people spilling from high, high filthy buildings onto the sidewalk.
Büyük miktardaki, her şekildeki ve boyuttaki, yüksekten… yüksek kirli binalardan kaldırıma dökülen insan topluluklarından korktum.
Regret comes in all shapes and sizes. Some are small… like when we do a bad thing for a good reason.
Pişmanlık olabilecek her şekilde ve büyüklükte ortaya çıkar… bazıları küçüktür… mesela, iyi bir amaçla kötü birşey yapmamız gibi.
They came in all shapes and sizes, but of all the ichthyosaurs that existed 200 million years ago, there was one which was particularly fearsome.
Pek çok şekilde ve boyutta fosiller var… ancak 200 milyon yıl önce var olmuş ihtiyozorların arasında… çok daha korkutucu bir şey vardı.
they come in all colours, shapes and sizes.
fazla türü vardır ve hepsi farklı renk, şekil ve boyutlardadır.
He set up a laboratory in a small shed where he mixed ingredients in bottles of different shapes and sizes.
Ufak bir kulübede kendisine laboratuvar kurarak burada içerikleri değişik şekil ve boyutta şişelerde karıştırdı.
all different shapes and sizes.
Hepsi farklı şekillerde ve boyutlardadır.
all women, all shapes and sizes.
bütün beden ve şekillerde.
Shapes and sizes, Mr Selfridge.
Ölçü ve bedenleri Bay Selfridge.
Heroes come in many shapes and sizes.
Kahramanlar birçok şekilde ve boyuttadır.
Dinosaurs came in amazing shapes and sizes.
Dinozorlar inanılmaz şekil ve boyutlardaydı.
We shall stock all shapes and sizes.
Tüm ölçü ve bedenlerden stoklamalıyız.
Sonuçlar: 592, Zaman: 0.0579

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce