TINKER - Turkce'ya çeviri

['tiŋkər]
['tiŋkər]
tamirci
fix
repair
mend
maintenance
restored
reparations
mecha
tenekeci
tin
can
clanker
tinny
tinker
canisters
tinhorn
tamirciler
fix
repair
mend
maintenance
restored
reparations
mecha
tamirciyi
fix
repair
mend
maintenance
restored
reparations
mecha
teneke
tin
can
clanker
tinny
tinker
canisters
tinhorn

Tinker Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Tinker, Tailor, Soldier, Sailor'?
Tamirci, terzi, asker, casus''?
Let us see thy true face. Now, Tinker.
Şimdi Tamirci. Gerçek yüzünü göster bize.
Now, tinker, let us see thy true face.
Şimdi Tamirci. Gerçek yüzünü göster bize.
This year, it is the turn of the tinker fairies.
Bu yıl, sıra tamirci perilerde.
Well done, Tinker.
Aferin Tamirci.
First, the Master Tinker.
İlk olarak, Usta Tamirci.
I'm lonely. Oh, hi. Tinker.
Yalnızım. Oh, Merhaba. Tamirci.
Bill Haydon, Head of Personnel… Tailor. Tinker.
Bill Haydon, Personel Şefi- Terzi. Tamirci.
I'm talking about that thing the Tinker built.
Tamircinin inşa ettiği şeyden bahsediyorum.
She took the tinker by the hand and led him to her door.
Tutmuş tenekeciyi elinden, getirmiş kapıya.
Tinker's getting pancaked in practice.
Tinkerin antrenmanda pestilini çıkardılar.
He's welcome to come and try it any time. Tell the tinker.
Tenekeciye söyle… istediği zaman gelip deneyebilir.
I mean, tinker, holy cow.
Yani, Tinkere bak, vay anasını.
Dallas Tinker pounces on the ball.
Dallas tamircisi topun üzerine atlıyor.
Come here! Don and Michael… Tinker Fong!
TINKER FONG! Don ve Michael… buraya gelin!
But he plays so loud sometimes, he drives Tinker crazy.
Ama bazen çok yüksek sesle çalarak Tinkeri çıldırtıyor.
You multicultural punks just race and tinker all day long?
Sizi gidi multikulti veletler sizi! Bütün gün bir şeyler tamir edip yarış mı yapıyorsunuz?
I'm just saying maybe tinker with the name of the band you know?
Im sadece, bilirsin, belki de grubun adını tamircilik söylüyorsun?
Come here! Don and Michael… Tinker Fong!
Don ve Michael… buraya gelin! TINKER FONG!
Only a tinker, Father.
Sadece bir tenekeci Peder.
Sonuçlar: 387, Zaman: 0.0439

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce