AILELERINDEN - Almanca'ya çeviri

Eltern
ebeveyn
anne baba
ailesi
veliler
Angehörigen
aile
akrabalar
yakınları
üyeleri
sevdikleri
mensupları

Ailelerinden Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bu kişiler Orta ve Doğu Avrupada bulunan Yahudi ailelerinden gelirler.
Dies sind Menschen, deren Familien aus den jüdischen Gemeinden in Mittel- oder Osteuropa stammen.
Ailesinin her ikisi de Doğu Avrupa kökenli Yahudi ailelerinden gelmektedir.
Beide Elternteile stammen aus jüdischen Familien Osteuropas.
Futbolda kazanmak, kaybetmek var ama insanların ailelerinden daha önemli değil.
Beim Fußball gewinnt und verliert man, er ist jedoch nicht wichtiger als die Familien der Menschen.
davranışsal tutumlarını ailelerinden uzaklaştırıyorlar.
sie ihre Unabhängigkeit und Verhaltensweisen außerhalb ihrer Familien entwickeln.
Hemen mahallede bize ve evler yandaki yaşayan iki güzel ailelerinden oluşur.
Die unmittelbare Nachbarschaft besteht aus uns und 2 netten Familien, die in den Häusern nebenan wohnen.
Schermerhornlar, New Yorkun en köklü ailelerinden biriydi.
Die Schermerhorns gehörten zu New Yorks ältesten Familien.
Kurban ailelerinden… af diliyorum.
Ich bitte die Familien… um Vergebung.
Normalde insanlar kendi ailelerinden birinin… hayaleti ortaya çıkınca huzursuz olurlar.
Wenn ein Familienmitglied als Geist zurückkehrt. Normalerweise würde das einen beunruhigen.
O aynı zamanda… insanları ailelerinden çalmaktan da hoşlanıyor. Evet.
Es gefällt ihm auch, Menschen aus ihren Familien zu entführen. Ja.
İnsanları ailelerinden koparıp onlarla oyuncak gibi oynamak için bir yere kilitleyemezsin.
Du kannst Menschen nicht ihren Familien wegnehmen, sie einsperren und mit ihnen spielen, als wären sie deine Puppen.
Kurbanlarının ailelerinden özür dilemek istemiyor musun?
Wollen Sie sich nicht bei den Familien Ihrer Opfer entschuldigen?
Ailelerinden birini kaçırsak ne yapacaklar? Ver bakayım.
Wenn wir eins ihrer Familienmitglieder entführen, was können sie machen? Lass mal sehen.
Kişilerin ailelerinden böyle şeyleri saklamaları olağandışı bir durum değil.
Dass manche das vor der Familie verschweigen. Es ist nicht ungewöhnlich.
Kişilerin ailelerinden böyle şeyleri saklamaları olağandışı bir durum değil.
Es ist nicht ungewöhnlich, dass manche das vor der Familie verschweigen.
May, neden seneye ailelerinden uzakta yaşayan komşularımızla kimçi yapmıyoruz?
May, wir sollten nächstes Jahr Kimchi machen und es den Nachbarn gehen, die ohne Familie leben?
Ailelerinden nefret ediyorlar ama.
Aber sie hassen ihre Eltern.
Kurbanlardan ve ailelerinden özür dilendi.
Er entschuldigte sich zudem bei den Opfern und ihren Familien.
Facebook, kullanıcılarını ailelerinden daha iyi tanıyor.
Facebook kennt seine Nutzer besser, als sich Ehepartner kennen.
First Lady Çocukların ailelerinden ayrıldığını görmekten nefret ettiğini söyledi.
Eine Sprecherin liess mitteilen, die First Lady hasse es, Kinder von ihren Eltern getrennt zu sehen.
Çocuklar bu süreçte ailelerinden ve çevrelerinden desteğe ihtiyaç duyarlar.
Kinder benötigen während dieser Zeit die Unterstützung durch ihre Familie und ihr näheres Umfeld.
Sonuçlar: 120, Zaman: 0.0379

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca