Alexin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Alexin dışında.
Alexin söyleyecek neyi varmış?
Was hat Alex gesagt?Neyi? Alexin Amsterdamda olduğunu.
Was? Dass Alex in Amsterdam ist.Alexin ne yapacağını kim bilebilir.
Wer weiß, was Alex machen wird.Polis gelirse Alexin başı belaya girer.
Alex steckt in der Klemme, wenn die Polizei kommt.Alexin yaptığını görüyor musun?
Siehst du, was Alex getan hat?Alexin bir sağlık barı var.
Außerdem hat der ALEX ein Bistro.Alexin saçı peynir gibi kokuyor!
Alex' Haare stinken nach Käse!Evet.- Alexin de sınıf atlamasını istemişlerdi.
Ja. -Alex sollte mal eine Klasse überspringen.Clarendonda Alexin uyuşturucularını bir bayana vermiştim?
Ich habe die Medikamente für Alex doch bei einer Frau abgegeben?Alexin yanında olmalı.
Er ist wohl bei Alex.Ondan sorumluyken Alexin başına bu geldi.
Das ist mit Alex passiert, als ich für ihn verantwortlich war.Pekâlâ millet, eğer Alexin evine giderseniz telefonunuzun ekranı bu hale gelir!
Also, Leute. Wenn ihr zu Alex nach Haus geht, dann kotzt euer Telefon sein Display voll!Alexin ya da Munchun… ya da Tuckun evine gidiyorum bilgisayar oyunu oynayıp yatacağız.
Ich gehe zu Alex oder Munch oder Tuck. Wir spielen Computer und übernachten da.Alexin nesi var?
Was stimmt mit Alex nicht?Alexin yolladığı saçma papağanlı tişörtü kim getirdi sanıyorsun?
Wer hat wohl das Shirt von Alex gebracht?Sen ve Lindsay mi yoksa Alexin bana yapacağı şeyi mi? Hangisini?
Welchen Teil? Du und Lindsay, oder das mit Alex und dem Lager?Sonra çocukları Alexin kafesine yönlendireceğiz.
Die Kinder hineingeleiten, vorbei an Alex in ihrem Käfig.De, Alexin babasının naklinin yapıldığı hastanenin… yönetim kurulundaymış.
Er war 1987 im Vorstand Alexin dedesi bu hançerden korkuyordu.
Der Großvater von Alex hatte Angst vor diesem Messer.
