Asansördeki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Helene Tursten* Asansördeki Kadın.
Hadi ama Kenny! Asansördeki ceset.
Helene Tursten* Asansördeki Kadın.
Ah, biri asansördeki kontrolümü engelliyor.
Krista Allen- Asansördeki kadın.
Evet… Yani, asansördeki sendin.
Helene Tursten* Asansördeki Kadın.
Mike Teavee ve Charlienin her biri asansördeki binlerce düğmeden birini seçiyor.
Anlaşılan asansördeki üç cinayetten daha büyük bir şey planlıyorlar.
Bu asansördeki olayı açıklıyor.
O sen miydin? Asansördeki kalp hastası adamdan beri.
Asansördeki kayıtları da.
Hatta asansördeki diğer adamda burada. Bu doğru.
Asansördeki bir bezelye tanesi.
Bu asansördeki o adam!
Asansördeki adam bu!
Asansördeki o adam, onlar için çalışıyor.
Bence asansördeki kız hâlâ hayatta.
Asansördeki kız Lexin eski bir sevgilisi.
Asansördeki şu herifte bir şeyler var.