Bahsetmedim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ağabeyimin böbrek taşından da hiç bahsetmedim.
Bir şey söylemedi… çünkü ona daha bahsetmedim.
Ben hatadan bahsetmedim.
Hayır, anneme de bahsetmedim.
Daha önce hiç The 1975den bahsetmedim.
Hayır, elbette bahsetmedim.
Fiziksel bir kavgadan bahsetmedim.
Kiradan bahsetmedim.
İşte bu yüzden iki yıl önceki tek bir randevumuzdan hiç bahsetmedim. Tabii'' hemencecik'' derken, Senin ayak bileklerinden.
Ağlıyordu. Agathadan hiç bahsetmedim çünkü… adını düşününce bile… duygularımı kontrol edemez hâle geliyorum.
Megan, sana Willowdan bahsetmedim çünkü… birlikte olduğumuz o an çok yoğun şeyler hissettim, bir dakikalığına… gezegende sadece ikimizin olduğunu sanmıştım.- Evet.
Dekan Jackson, karımın savaş esnasında… Kraliyet Ordusu Tıbbî Birliğinde muharebe hemşiresi olduğundan bahsetmedim sanırım.
Elbette hemen derken, ayak bileklerinden… Bu yüzden iki yıl önceki buluşmadan bahsetmedim.
başka bir şeyden bahsetmedim.
Rollienin bahsettiği Hennepindeki yeri size gezdirmeyi çok isterim.
Ve böylece insanlar tıkanan damrlardan bahsettiği zaman koroner damarlar hakkında konuşuyorlar.
Ve mutluluktan bahsetmişken, şekerle beni bebeğim.
Çantadan bahsediyorum ben.
Bu, Korsakın bahsettiği servis girişi olmalı.
Şansölyenin bahsettiği kadar var… Bunun en yüksek övgü olduğu konusunda ısrar etmiş olsa bile.