BARDAKI - Almanca'ya çeviri

• in der Bar
• im Pub
• aus der Kneipe

Bardaki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Doğru, ama bardaki kavganın ardından MacKenzie kardeşlerin dördüne
Stimmt. Nur dann sind die 4 MacKenzie-Brüder in Streit geraten.

Bardaki şu çocuğu görüyor musun?
Siehst du den Typ dort an der Theke?

Yani bardaki birkaç boşboğaz yüzünden gemide mi kalacaksın?
Sie wollen also wegen eines Großmauls in einer Bar an Bord bleiben?

Birini götüreceksen bardaki şerefsizleri götür.
Schnapp dir lieber diese Arschlöcher aus der Bar.

Bardaki kızın bir ismi var, Zapata.
Die Kleine aus der Bar hat einen Namen, Zapata.

Wolfun, Two Bridges Bardaki bir bahisçi ile iş yapmasını ayarlamış.
Der hat Wolf mit einem Buchmacher in der Bar Two Bridges gesehen.

Şu bardaki eleman seninle mi?
Hey, gehört der Typ an der Bar zu dir?

Şu bardaki bıyıklı adam.- Kim?
Der Typ an der Bar mit dem Schnurrbart.- Wer?

Bardaki sarhoş bir tip işte.
Da war dieser Betrunkene an der Bar.

Goyangdaki bardaki adamın burada olduğunu söyle. Şimdi gidebilirsiniz.
Jetzt geht wieder. Sag ihm, der Typ aus der Bar in Goyang ist hier.

Bardaki koyu renk saçlı, çizgili gömlekli olan.
Dunkle Haare, gestreiftes Hemd, bei der Bar.

Evet, bardaki adamım Crowderın arabayla gittiğini söyledi.
Ja, mein Mann vor der Bar sagt, Crowder fuhr eben weg.

Bardaki her üç adamdan biri model avcısı olduğunu söyler.
Jeder dritte Typ in einer Bar erzählt dir, er sei Model-Scout.

Galiba bardaki adam benden nefret ediyor.
Der Typ an der Bar hasst mich.

Bardaki bütün kızlara en az bir kez asıldılar.
Sie haben jedes Mädchen an der Bar mindestens einmal angebaggert.

Senin bardaki tarifini kullanarak.
Ich benutzte deine Beschreibung aus der Bar und.

Bardaki adam mı?
Der Typ von der Bar?

Bardaki her üçüncü adam, onun model avcısı olduğunu söyleyecek.
Jeder dritte Typ in einer Bar erzählt dir, er sei Model-Scout.

Palace Bardaki Jack Langelye ait.
Der verkauft ihn nicht. Palace Bar.

Bardaki güvenlik kameralarında, arkadaşlarıyla birlikte tuvalete girip kokain çekerken görülüyor.
Die Überwachungskameras der Bar zeigen sie und Ihre Freundinnen auf der Toilette, beim Koksen.