BERTRAND - Almanca'ya çeviri

Betrand
bertrand

Bertrand Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
En iyisi, Bertrand Russell Süper Gümüş. Çok şık.
Am sichersten gehen Sie mit einem Bertrand Russell Super Silver.
Son şansın Bertrand.
Ihre letzte Chance. Stopp.
Ankaradaki Fransız Büyükelçiliği ise gazeteci Bertrand ve Türk makamları ile iletişim içinde olunduğunu açıkladı.
Die französische Botschaft in Ankara erklärte, sie stehe mit Bertrand und den türkischen Behörden in Kontakt.
Elektrik anahtarı, kabloyla kırmızı bir lambaya bağlı olacak. Bertrand, lambayı bizim odamıza asacak.
Dieser Alarmknopf nun ist durch eine lange Schnur… mit einer roten Signallampe verbunden, die Bertrand unserem Zimmer aufhängt.
Mösyö Bertrandı getirdim. NATO İstihbarat Savunma Bakanı.
Ich fahre Monsieur Bertrand, den Leiter des NATO-Nachrichtendienstes.
Bertranda boşanacağını mı söyledin?
Weiß Bertrand, dass du gehst?
Müfettiş Bertrandı çağırın!
Rufen Sie Inspektor Bertrand!
Bertrandı kızdırmaya mı çalışıyorsun?
Willst du mit all dem Bertrand ärgern?
Bertranda karşı kötü düşüncem yok.
Nichts gegen Bertrand.
Clay Bertrandın suikasttan sonraki gün seni aradığını söylemişsin.
Clay Bertrand fragte dich am Tag nach dem Attentat.
Clay Bertrandı buldum.
Ich habe Clay Bertrand.
Yani? Bilmiyorum. Kazanın olduğu gün, Bertrandı geziden dönerken görmüş.
Am Unfalltag sah sie… Ich weiß nicht, Bertrand aus dem Urlaub kommen.
Siriani, Bertrandı tutukladı.
Siriani hat Bertrand festgenommen.
Sen Pinondaki hancı Bertrandsın.
Ihr seid Bertrand, der Wirt aus Pinon.
Angelina Jolie annesi Marcheline Bertrandın hayatını oynayacak.
Damit will Jolie ihre Mutter Marcheline Bertrand ehren.
Bertrandı nereden öğrendin?
Woher weißt Du von Bertrand?
Bertranddaki bu yer sonsuza dek açık kalmayacak.- Tatlım.
Schatz… den Platz an der Bertrand wird es nicht ewig geben.
Thierry Bertrandın makalesinde, sözler döngü halinde dönüyor: VERITE-MENSONGE, FACTS-ILLUSIONS.
In Thierry Bertrands Artikel kommen die Worte zurück: VERITE-MENSONGE, FACTS-ILLUSIONS.
Szofia, Bertrandı arıyor.
Szofia an Bertrand.
Sizin daha yeni serbest bırakıldığınızı ve Bayan Bertrandın hâlâ burada mahkum olduğunu düşünürsek bu pek de mümkün görünmüyor, değil mi?
Das ist kaum möglich, oder? Da Sie gerade erst freikommen und Miss Bertrand noch hier festsitzt?
Sonuçlar: 226, Zaman: 0.0412

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca