BEYRUTA - Almanca'ya çeviri

nach Beirut
beyruta

Beyruta Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Hariri Beyruta döndü.
Hariri ist wieder in Beirut.
Beyruta Neden gidilir?
Warum fallen sie auf Beirut?
Özellikle komşularımızın Kazablankadan Beyruta kadar Avrupaya olan bakışları ilgimizi çekmektedir?
Welchen Blick haben unsere Nachbarn von Casablanca bis Beirut auf Europa?
Hariri Beyruta döndü.
Hariri zurück in Beirut.
Beyruta nasıl gitti?
Wie war das in Beirut?
Kimi arkadaşlarım ve ben, Beyruta yeni bir anlam kazandırmanın hayalini kuruyorduk.
Mit einigen Freunden hatte ich die Idee, die Bedeutung von Beirut neu zu erfinden.
Beyruta ikinci yolcu uçağı indi.
Erstes Passagierflugzeug landete in Beirut.
Rice, Beyruta sürpriz ziyarette bulundu.
Rice überraschend zu Besuch in Beirut.
Beyruta pek uzak değil.
Beirut ist nicht mehr weit.
Kabul etmezlerse, ortalık Beyruta döner. Yaşayan esirer olurlar.
Wenn nicht, dann werden wir sie geißeln wie die Bewohner Beiruts.
hem de Beyruta 20 dakikalık bir mesafede.
Freund im Nahen Osten, nur 20 Minuten von Beirut.
Yıl önce Beyruta gelmiştim.
Ich war vor 20 Jahren in Beirut.
Teşekkürler! yeterince insan gelip bir iz bırakmaya çalışıyor. ve genel olarak Lübnana, Anlıyoruz ki özellikle Beyruta.
Wir wissen, dass insbesondere Beirut und der Libanon im Allgemeinen- Danke! die sich einmischen wollen.
Yardımcı olayı… Beyruta hoşgeldiniz.
Ich nehme… Willkommen in Beirut.
Hoşgeldin Beyruta.
Willkommen in Beirut.
Kısa bir mola verdikten sonra Beyruta yürüyüşlerine devam ettiler.
Nach kurzer Pause ging's dann weiter mit Beirut.
Batı Beyruta.
West Beirut.
Şam, Halep ve Humus giderek 15 yıllık iç savaş zamanındaki Beyruta benziyor.
Damaskus, Aleppo und Homs sehen immer mehr wie Beirut im 15-jährigen Bürgerkrieg aus.
İstanbul da Beyruta benziyor.
Palermo sieht aus wie Beirut.
Ölümümle ilgili hayaller kurarken Beyruta varmıştık.
Während ich über meinen Tod fantasierte, flogen wir Beirut an.
Sonuçlar: 73, Zaman: 0.0268

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca