Bir ayda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sanmıyorum. Bu, bir ayda toplayacağın bahşişten daha fazla.
Ich will kein Trinkgeld. So viel bekommst du im Monat nicht an Trinkgeld.Bak, bir ayda dört yeni salon açılmış- Skagway.
Schau. -Skagway. Vier neue Saloons im letzten Monat.Bu bir ayda bahşişlerden toplayacağından fazla. Hiç sanmıyorum.
Ich will kein Trinkgeld. So viel bekommst du im Monat nicht an Trinkgeld.Son bir ayda en az 100 dolar harcamışımdır.
Yavru bir ayda üç ton ağırlık kazanacak.
Das Kalb legt jeden Monat drei Tonnen zu.Son bir ayda 3.
Das dritte Mal diesen Monat.Bir daha ayda 489 Euroya… stajyerlik yapmamayı diliyorum.
Ich möchte keine Praktikantin mehr sein für 489 Euro im Monat.Ama yalnızca bir ayda kim evlenebilir ki? Lezzetli.
Aber wer heiratet jemanden nach einem Monat? Lecker.Bir ayda sekiz gün izin yaparsın.
Im Monat haben Sie acht Tage frei.Evet, keşke bir ayda daha çok hafta olsaydı.
Ja, wir wünschten, ein Monat hätte mehr Wochen.Buna göre, oraya bir ayda iki kez sığır eti gönderilmiş.
Hiernach bekommt er zwei Mal im Monat Rindfleisch dorthin geliefert.Bir ayda benden nefret edersin.
Nach einem Monat würdest du mich hassen.Bir ayda Alibida ne kadar harcadığını biliyor musun?
Weißt du, wie viel du im Monat Bir ayda iyileşir ve iki ayda tüyleri çıkar.
Nach einem Monat ist es verheilt, Bir kaç ayda bir buluşup kahve içtik sohbet ettik.
Öyleyse bir ayda… Tanrım.
Dann sind das pro Monat… Gott.Sadece bir ayda süper avcıların yeni kuşağı acımasız büyük şehre hazır olacak.
Bir ayda sadece iki hafta sonu.
Es sind zwei Wochenenden im Monat.Son bir iki ayda daha da kötüleşti.
Bir ayda altı santimetre uzadı. Çocuk büyüyordu.
Das Kind ist gewachsen. Er ist in einem Monat sieben Zentimeter gewachsen.
