BIR CAM - Almanca'ya çeviri

• Glas
• Fenster
• Cam
• eine Scheibe
• Verglasung

Bir cam Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Bir cam sigorta yasasına göre ne zaman zarar görür?
Wann ist ein Glas nach Versicherungsrecht beschädigt?

Burada sigara içecekseniz bari bir cam açın.
Wenn ihr hier raucht, macht wenigstens ein Fenster auf.

Bu polarize bir cam.
Das Glas ist polarisiert.

Çocuklar, kırık bir cam var.
Jungs, da ist zerbrochenes Glas.

Eğer yönteminde haklıysak bir yerlerde açık bir cam olmalı.
Falls wir mit der Art der Durchführung recht hatten, hat sie irgendwo ein Fenster aufgelassen.

Okulda bana Mr Cam diyorlar çünkü bir cam gibi kırılıyorum.
In der Schule nennen sie mich"Mr Glas",… weil ich zerbreche wie Glas..

Burası çok kötü kokuyor, bir cam açsaydın.
Hier stinkt es. Mach das Fenster auf.

Ondan bir şey çıkmadı. Bir cam parçası sadece.
Das ist eine Sackgasse. Es ist nur ein Stück Glas.

O küçük canavarlar şimdiden bir cam kırdı!
Diese kleinen Monster haben schon ein Fenster zerdeppert!

Zamanla, daha iyi ve daha güçlü bir cam ile değiştirildi.
Im Laufe der Zeit wurden sie durch ein besseres und stärkeres Glas ersetzt.

Oyun Gecesi: Şarap ya da bu ikisinin bir cam ile eğlence.
Spieleabend: Spaß mit einem Glas Wein oder zwei.

Bir yerde bir cam şangırtısı duyuluyor; büyük parçaların kahkahasını,
Irgendwo klirrt eine Scheibe herunter, ich höre ihre großen Scherben lachen,

Bir cam kırmıştım, onu fark ederse burada olduğumu anlar.
Ich habe eine Scheibe eingeschlagen. Wenn er das sieht weiß er, dass ich hier bin.

Genel olarak, bir cam veya plastik şişe bulmak, her şeyi eritmek daha iyidir.
Im Allgemeinen ist es besser, eine Glas- oder Plastikflasche zu finden, alles aufzulösen.

Özel bir cam ihtiyacım var mı?
Brauche ich spezielle Gläser?

Bir yerde bir cam, şangırtıyla iniyor aşağı;
Irgendwo klirrt eine Scheibe herunter, ich höre ihre großen Scherben lachen,

Bunu yapmak için iki paleti istifleyin ve üzerine bir cam veya kontrplak paneli yerleştirin.
Dazu stapeln Sie zwei Paletten und legen eine Glas- oder Sperrholzplatte darüber.

Bir de cam açık bıraktım, tamam mı? Çok teşekkürler!
Und ich hab ein Fenster offen gelassen. Vielen Dank!

Büyük sürgülü bir cam kapı var.
Da ist eine große Schiebetür aus Glas.

Ön tarafa gidebilirsem, bir cam kırıp yardım çağırabilirim.
An ein Fenster zu kommen und um Hilfe zu rufen.