Bir dolap Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Aslinda o bir dolap.
Bir dolap büyüklüğünde odam var.
Bir dolap.
Tahtalarla kapalı bir dolap buldum, sonra bir kaydıraktan düştüm.- Konsantre ol.
Acaba bir dolap alabilir miyim?
Üst katta ahşap bir dolap buldum… ve bir kaydıraktan deliğe düştüm.
Sadece bir dolap.
Bir dolap dolusu ayakkabı.
İç köşede- biz bir dolap ya da sandalye için ekstra alan var;
Televizyonun solunda, kitaplığın orada bir dolap var.
kitaplığın orada bir dolap var.
Hayatım, sadece bir dolap.
Arka tarafta bir dolap var.
Bir dolap dolusu var.
Bir dolap.
Orada bir dolap var, oğlum da orayı kale yapmış.
Bu bir dolap. Ama sen istiyor musun?
İşte böyle bir dolap istiyorum.