BIR KONTROL - Almanca'ya çeviri

Kontrolle
kontrol
denetim
überprüft
kontrol
doğrulamak
incelemek
denetlemek
kontrol edin
bakmam
gözden geçirin
denetimi
araştırın
kontrolliert
kontrol
denetlemek
denetler
geprüft
kontrol
test
incelemek
imtihan
göz
kontrol edin
bak
denetle
inceler
inceleme
Überprüfung
kontrol
doğrulamak
yorum
inceleme
gözden geçirilmesi
denetimi
doğrulanması
incelenmesi
bir inceleme
überprüfen
kontrol
doğrulamak
incelemek
denetlemek
kontrol edin
bakmam
gözden geçirin
denetimi
araştırın
Kontrollen
kontrol
denetim
kontrollieren
kontrol
denetlemek
denetler
ein Kontrollgang
untersuchen
incelemek
araştırmak
kontrol
muayene
inceleyelim
araştırıyorlar
inceleyin
test
soruşturmak
inceler
ich prüf

Bir kontrol Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Her 6 ayda bir kontrol.
Alle sechs Monate überprüft….
Rekombinant NNVCP 195-338 aa bir pozitif kontrol olarak kullanıldı.
Rekombinante NNVCP 195-338 aa wurde als positive Kontrolle verwendet.
Hayır.- Bir kontrol edeyim.
Nein. Ich prüf das kurz.
Her şeyden önce, bir tercüman, bir kontrol gerçekleştirerek editör rolünü yerine getirir.
Zunächst übernimmt ein Interpreter die Rolle des Editors und führt eine Überprüfung durch.
Benim için Lockwoodların mekânını bir kontrol edebilir misin?
Kannst du mir einen Gefallen tun und das Lockwood Anwesen überprüfen?
Bambaşka Bir Kontrol Türü.
Eine andere Art der Kontrolle.
Onu bir kontrol edelim.
Wir sollten ihn überprüfen.
İçine ne tür bir kontrol ve kısıtlama mekanizması koydunuz ki… davranışlarının düzgün olmasını sağlayabiliyorsunuz?
Um ein korrektes Verhalten zu garantieren? Welche Kontrollen und restriktive Maßnahmen gibt es,?
Bir kontrol yanılsamasıydı.
Die Illusion der Kontrolle.
Bu yorucu bir kontrol gerektirir.
Das macht aufwändige Kontrollen nötig.
Bir kontrol edeceğini daha neredeyse kesin olan.
Mit mehr fast sicher, dass man überprüfen.
Terör bir türlü kontrol edilemiyor.
Terrorismus lässt sich einfach nicht kontrollieren.
Seks her daim bir kontrol aracı olmuştur.
Sex war immer ein Instrument der Kontrolle.
Hayır ama montunu bir daha kontrol edebilirsin.
Nein, aber du solltest vielleicht nochmal deine Jacke überprüfen.
Böyle bir kontrol.
Solchen Kontrollen.
Bir başkasını kontrol edemeyeceğinizi kabul edin.
Erkenne: Du kannst andere nicht kontrollieren.
Rutin bir kontrol yok.
Keine routinemässige Kontrolle.
İçine ne tür bir kontrol ve kısıtlama mekanizması koydunuz ki davranışlarının düzgün olmasını sağlayabiliyorsunuz?
Welche Kontrollen und restriktive Maßnahmen gibt es, um ein korrektes Verhalten zu garantieren?
Şu odayı bir kontrol edelim.
Lass uns den Raum überprüfen.
CAG bizim bölünüp daha büyük bir kontrol alanında çalışmamızı istiyor.
Der CAG will, dass wir einen grösseren Bereich kontrollieren.
Sonuçlar: 233, Zaman: 0.0337

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca