Bir tarikat Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sadece bir suç organizasyonu değil. Bir tarikat bu.
Olive, İnananlar bir tarikat.
Bir tarikat. Bir tarikat bu.
Sanırım bir gruptan ziyade bir tarikat.
EEKin ise bir tarikat olduğu sonucuna varmıştı.
Auggie, bu bir tarikat.
World of Warcraft bir tarikat değil.
Bu tür bir deşilme genellikle bir tarikat faaliyeti olarak kendini gösterir.
İkilinin bir tarikat üyesi olduğu sanılıyor.
Ne tür bir tarikat bu?
Bir tarikat bulmadan beni bulduğun için şanslıyım.
Chilton bir tarikat olmuş.
Sen bir tarikat kurabilirsin!
Bir tarikat resmen köle çalıştırıyor.
Bir tarikat tarafından ele geçirilmek istemiyoruz.
Bir tarikat olduğuna yüzde yüz inanıyorum.
Babam bir tarikat kurmuş.
Bizim bir tarikat olmamızdan korkuyorlar.
Bir tarikat oluşturabilirler.
Gazeteciler Access Consciousnessın bunu yapan bir tarikat olduğu hikâyelerini mi yazıyorlar?