BIREYIN - Almanca'ya çeviri

Individuums
birey
kişi
bireysel
insan
Einzelnen
bireysel
tek
ayrı
birey
tekil
münferit
bir kişi
Person
kişi
insan
bir insanın
birey
şahıs
Menschen
insan
kişi
insanoğlu
insanın
adam
individuellen
bireysel
ayrı ayrı
özel
kişisel
bireydir
Einzelperson
bir birey
bireysel
bir kişi
des einzelnen
Individuum
birey
kişi
bireysel
insan
Mensch
insan
kişi
insanoğlu
insanın
adam
Einzelne
bireysel
tek
ayrı
birey
tekil
münferit
bir kişi
Individuen
birey
kişi
bireysel
insan
Personen
kişi
insan
bir insanın
birey
şahıs
individuelle
bireysel
ayrı ayrı
özel
kişisel
bireydir

Bireyin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Genetik ayrıca bireyin kırılma riskinde rol oynar.
Die Genetik spielt auch eine Rolle für das Frakturrisiko eines Individuums.
Her bireyin bedeni bireyseldir,
Der Körper jedes Menschen ist individuell,
Bireyin yetkinlikleri, motivasyonları,
Die individuellen Kompetenzen, Motivationen,
Katolik Kilisede, bireyin Tanrıyla ilişkisi, Kilise üyeliği temeline dayanıyordu.
In der katholischen Kirche hatte die Beziehung des Einzelnen zu Gott auf seiner Zugehörigkeit zur Kirche beruht.
Her bireyin, ister çöpçü, ister çitfçi olsun… bir sanatçı olmak için şansı vardır.
Jeder Mensch, ob er nun bei der Müllabfuhr ist hat die Chance, ein Künstler zu sein.
Bireyin yalnızca bir hücre olduğunu anlamıyor musun, Winston?
Aber das Individuum ist nur eine Zelle, Winston?
Bu sertifika, bireyin kariyer yolu için yeni kapılar açabilir.
Dieses Zertifikat kann neue Türen für den Karriereweg einer Person öffnen.
Böyle bir plânlı ekonomi, bireyin tamamen köleleştirilmesi ile de beraber olabilir.
Planwirtschaft kann mit einer völligen Versklavung des Individuums verbunden sein.
Bu 5 duyu bireyin dış dünya ile olan ilişkilerini düzenler.
Die fünf Sinne verbinden den Menschen mit der Außenwelt.
Bu zararlı organizmalara temas bireyin sağlığının optimum işleyişini tehdit.
Der Kontakt mit diesen Schadorganismen bedroht das optimale Funktionieren eines Gesundheit des Einzelnen.
Ayrıca, dörtlülerin bölgeyi işaretlemelerine ve her bireyin kendi kokularını bırakmasına izin veriyorlar.
Außerdem erlauben sie den Vierfüßlern, das Territorium zu markieren und ihren individuellen Geruch überall zu hinterlassen.
Her bireyin oynayacak bir rolü vardır.
Jeder Einzelne spielt eine Rolle.
Her kültürün ve her bireyin neyin komik olduğuna dair farklı görüşleri vardır.
Jeder Mensch und jeder kulturelle Kreis findet andere Dinge lustig.
Bu bireyin benim nezaretime verilmesini… talep ediyorum.
Ich fordere, dieses Individuum.
Mülakatlarından birinde yazar, her bireyin doğal olarak parlak olduğunu söylüyor.
In einem seiner Interviews sagt der Autor, dass jede Person von Natur aus brilliant ist.
Tedavinin amacı otizmli bireyin sosyal ve bireysel yeteneklerini geliştirmektir.
Ziel der Behandlung ist es, die sozialen und individuellen Fähigkeiten des Menschen mit Autismus zu verbessern.
Üniversite bireyin ruhsal oluşumu öğrencinin başarısı için kritik olduğuna inanmaktadır.
Die Universität glaubt, dass die geistige Bildung des Individuums auf den Erfolg eines Studenten kritisch ist.
Bireyin mistik deneyim etkileyen aşamaları/ seviyeleri bazı değişkenler.
Einige Variablen in Stufen/ Ebenen, die mystische Erfahrung des Einzelnen auswirken.
Toplam doz normalde günde 5-20 mg aralığında bireyin ihtiyaçlarına göre duracaktır.
Die Gesamtdosis wird normalerweise im Bereich von 5-20 mg pro Tag liegen, basierend auf den individuellen Bedürfnissen.
Bireyin güney kutup denizlerinde yaşadığı tahmin edilir.
Man schätzt, dass 400.000 Individuen in den südpolaren Meeren leben.
Sonuçlar: 497, Zaman: 0.0572

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca