BIRINCIL - Almanca'ya çeviri

primär
birincil
öncelikle
primer
öncelikli olarak
temelde
ilk olarak
primäre
birincil
öncelikle
primer
öncelikli olarak
temelde
ilk olarak
erste
önce
sadece
ilk
yeni
öncelikle
başta
anca
önceleri
başladı
başlangıçta
wichtigsten
değerli
mühim
gerekli
önemli
primary
başkan
birincil
i̇lköğretim
primären
birincil
öncelikle
primer
öncelikli olarak
temelde
ilk olarak
primärer
birincil
öncelikle
primer
öncelikli olarak
temelde
ilk olarak
wichtigste
değerli
mühim
gerekli
önemli
ersten
önce
sadece
ilk
yeni
öncelikle
başta
anca
önceleri
başladı
başlangıçta
erster
önce
sadece
ilk
yeni
öncelikle
başta
anca
önceleri
başladı
başlangıçta
erstes
önce
sadece
ilk
yeni
öncelikle
başta
anca
önceleri
başladı
başlangıçta

Birincil Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Biz dört birincil amaçlar için Kişisel Bilgiler kullanın.
Wir verwenden Ihre persönlichen Informationen für vier primäre Zwecke.
Verebilir fakat ayrıca PDC( birincil alan deneticisi) olarak.
Aber es kann auch als PDC(Primary Domain Controller) fungieren.
Birincil kemik kanseri kalıtsal değildir.
Primärer Knochenkrebs ist nicht erblich.
Bizim birincil görevimiz hala Amerikalıların hayatını korumak.
Unsere wichtigste Mission ist der Schutz amerikanischer Bürger.
Meta-analiz: birincil uyku bozukluklarının tedavisinde melatonin.
Meta-Analyse: Melatonin zur Behandlung von primären Schlafstörungen.».
RLS, birincil veya ikincil olarak sınıflandırılabilir.
RLS kann als primär oder sekundär eingestuft werden.
Birincil iPhone bundan 10 sene önce, 9 Ocak 2007 de tanıtılmıştı.
Das erste iPhone wurde erst vor ziemlich genau zehn Jahren, am 9. Januar 2007, der Öffentlichkeit vorgestellt.
Buradan birincil ve alternatif profili seçebilirsiniz.
Hier können Sie das primäre und das alternative Profil festlegen.
Şimdi bir bedenin birincil ihtiyaçlarından biri olarak kabul edilir.
Es gilt jetzt als eines der wichtigsten Bedürfnisse eines Körpers.
İkincil suç birincil suçtan kaynaklanmaktadır.
Die zweite Straftat war eine Folge der ersten Straftat.
Birincil kemik kanseri çok yaygın bir kanser değildir.
Ein primärer Knochenkrebs ist kein sehr häufiger Krebs.
Birincil ve İkincil teknoloji kaynağı arasındaki ilişki.
Beziehung zwischen der primären und sekundären Technologiequelle.
HIV/AIDS artık Afrikada birincil ölüm sebebi değil.
HIV nicht mehr Afrikas wichtigste Todesursache.
Bu fonksiyonda, seçim birincil ve ikincil arasında yapılır.
Bei dieser Funktion wird zwischen primär und sekundär ausgewählt.
Birincil amacı enerji tasarrufu sağlamaktır.
Das erste Ziel müsse sein, Energie zu sparen.
Birincil bağımlılık: flowfram.
Primäre Abhängigkeit: flowfram.
KnownSRVnin birincil satış noktalarından biri,
Eines der wichtigsten Verkaufsargumente von KnownSRV ist,
Birincil Olay Tipi.
Erster Ereignistyp.
Teklif ve birincil kazanmak, UBB, UMF.
Bid und gewinnen Sie den primären, UBB, UMF.
Klinik pratikte, birincil( izole edilmiş) ve ikincil vulvit arasında ayrım yapın.
Unterscheiden Sie in der klinischen Praxis zwischen primärer(isolierter) und sekundärer Vulvitis.
Sonuçlar: 1364, Zaman: 0.0455

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca