Bitkinin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bu nedenle, çok sayıda bitkinin olması arzu edilir ve toprak fraksiyonu çok büyük olmamalıdır.
Ancak bitkinin tüm parçaları bu amaçlar için kullanılamaz.
Başlangıçta, bu bitkinin doğum yeri Afrika ve Madagaskar oldu.
Her iki bitkinin de bahçemde yetişmesini istedim,
Ich wollte, dass beide Pflanzen in meinem Garten wuchsen,Eğer bitkinin koşulları görünce, hala kötü değil birleştirir.
Wenn Sie die Bedingungen der Anlage zu sehen, verbindet es immer noch nicht schlecht.Bitkinin ürettiği ikinci maddeye aloe lateks denir.
Die zweite Substanz, die die Pflanze produziert, heißt Aloe Latex.Her iki bitkinin de palmiye ağacı olması nedeniyle ürünler benzer özelliklere sahiptir.
Aufgrund der Tatsache, dass beide Pflanzen Palmen sind, haben die Produkte ähnliche Eigenschaften.Taylandda, bu bitkinin meyvesi çok popüler ve“ meyvelerin kraliçesi” olarak biliniyor.
In Thailand ist die Frucht dieser Anlage sehr populär und bekannt als die„Königin von Früchten“.Birçok diyet bu bitkinin düzenli kullanımına dayanmaktadır.
Viele Diäten basieren auf dem regelmäßigen Gebrauch dieser Pflanze.Çok sayıda canlı bitkinin balık varlığına olumlu etkisi.
Günstiger Effekt auf das Vorhandensein einer großen Anzahl lebender Pflanzen durch Fische.Ancak bitkinin bütün kısımları bu amaç için kullanılamaz.
Es können jedoch nicht alle Teile der Anlage für diese Zwecke verwendet werden.Ama, daha önceden tahmin ettiğim gibi… bitkinin hiç şansı yoktu.
Hatte die Pflanze weniger Glück. Aber wie ich prophezeit hatte.Fravel, pek çok bitkinin işlemden enerji geri kazanmaya çalıştığını söylüyor.
Fravel sagt, dass viele Pflanzen versuchen, Energie aus dem Prozess zurückzugewinnen.Nopal: Bu olağanüstü bitkinin iki önemli rolleri vardır.
Nopal: Es gibt 2 wichtige Rollen dieser fantastischen Anlage.Giderken anahtarı öndeki bitkinin altında bırak.
Leg den Schlüssel unter die Pflanze vorne, wenn du gehst.Fakat her bitkinin bu etkisi bulunmaz.
Doch nicht alle Pflanzen haben diese Wirkung.Bu bitkinin kimyasal bileşimi ile ilgili bu bilgilere katkıda bulundu.
Und zu diesen Informationen bezüglich der chemischen Zusammensetzung dieser Anlage beigetragen.O da olur. Şurada çalışırım. Şu bitkinin yanı benim.
Dann arbeite ich eben gleich neben der Pflanze.Bu nedenle, çok sayıda bitkinin olması arzu edilir ve toprak fraksiyonu çok büyük olmamalıdır.
Daher ist es wünschenswert, viele Pflanzen zu haben, und der Bodenanteil sollte nicht zu groß werden.Bitkinin amacı yaşamak nedir?
Was ist der Zweck der Anlage leben?
