CLARENCE - Almanca'ya çeviri

Clarence

Clarence Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yüce Majesteleri… sadık kulunuz Clarence Dükü George uğursuz ejderhanın icabına baktı!
Der Herzog von Clarence, George, erlegte eigenhändig den Teufelsdrachen!
Clarence adında birini tanımıyorum.
Ich kenne auch niemanden, der Clarence heißt.
Clarence Hill hakkında, sendika hakkında.
Ich kenn keinen Clarence Hill.- Kommen Sie.
Clarence ile konuşuyorsan, annesi nasılmış diye sorsana.
Wenn das Clarence ist, frag ihn, wie es Mama geht.
Telefondaki Clarence ise annesi nasıl sorsana.
Wenn das Clarence ist, frag ihn, wie es Mama geht.
Kolay mı? Warwick ve Clarence Dükü, savaşta Edwarda… ihanet edip onu öldürecekler.
Einfach? Warwick und der Herzog von Clarence werden Edward in der Schlacht töten.
Clarence şehirler listesi.
Liste der Städte in Clarence.
Ama Clarence House bakım çalışmaları nedeniyle ziyaretçilere 2019 tüm kapalı olacaktır.
Aber das Clarence House werden alle 2019 für Wartungsarbeiten für Besucher geschlossen werden.
Ve Clarence Evinde kalacağız.
Wir bleiben in Clarence House.
Onlar da Clarence Evinin restorasyonuna 70 bin harcadı.
Die 70.000 in die Renovierung von Clarence House stecken.
Clarence( Henry Travers)
Schutzengel Clarance(Henry Travers)
Prens Charlesın resmi konutu olan Clarence Housedan yapılan açıklama ile haberler doğrulandı.
Die Nachricht wurde von Clarence House, der offiziellen Residenz von Prinz Charles, verkündet.
Sen bunu Clarence Clemonsa anlat.
Erzähl das Clarence Clemons.
Resmi duyuru ilk olarak Clarence Houseun resmi Twitter hesabından yapıldı.
Allerdings wurde Kate via des offiziellen Twitter-Accounts des Clarence House gratuliert.
Prenses Anne 15 Ağustos 1950de Londradaki Clarence Houseda ebeveyinlerinin ikinci çocuğu olarak dünyaya gelmiştir.
Prinzessin Anne wurde am 15. August 1950 in Clarence House, London als zweites Kind ihrer Eltern geboren.
Clarence House Yamyamından bir kart oyununda kazanmıştım.
Ich habe es beim Poker mit der Kannibalin von Clarence House gewonnen.
Londradaydık. İrlandaya gidecek bir grup kızla karşılaştık. Clarence Oteli izleyeceklermiş.
Wir haben in London ein paar Mädchen getroffen, die in Irland das Clarence Hotel einkesseln wollten.
Rahibe Mary Clarence.
Schwester Mary Claren.
Ben istedim ve Bakan Clarence kabul etti.
Lch habe darum gebeten und Minister Clarêncio hat es mir genehmigt.
Ancak seçim senin Clarence.
Aber das ist Ihre Entscheidung, Carns.
Sonuçlar: 539, Zaman: 0.0305

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca