Dokunmayı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir gardiyana dokunmayı rapor etmek zorunda olduğumu bilmiyor musun?
Şimdi insanlarla konuşmayı, onlara dokunmayı, gözlerine bakmayı seviyorum.
Bana dokunmayı bırakır mısın?
Burnuma dokunmayı bırak! Sence de öyle değil mi?
Toprağa dokunmayı seviyorum, ya sen?
Toprağa dokunmayı seviyorum, ya sen?
Dokunmayı kes! Düşündüm ki,!
Demek istediğim ona dokunmayı düşünür müydün?
Dokunmayı veya yumuşak ısıyı deneyin banyoda olduğu gibi.
Dokunmayı öğrensin.
Kendinize Dokunmayı Bırakın, Grip Araştırmacıları Deyin.
Bu dönemde dokunmayı ihmal etmeyin.
Dokunmayı öğrensin.
Yeni başlayanlar onların ayak bileklerini dokunmayı deneyin ya da sadece bir aperatif olarak kalçalar olabilir.
Hayvanlara dokunmayı.
Dokunmayı dene.- Ajandaya mı?
Frannynin yumuşak kürküne dokunmayı severim.
Aklından bile geçirme Torunuma dokunmayı sakın ha.
Bazı erkekler ayak veya ayağa dokunmayı sever.
Yoksa kızına da mı dokunmayı seviyorsun?