Emmy Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
En yakın arkadaşım Emmy Mirskyye bile.
Nicht mal meiner besten Freundin Emmy Mirsky.Emmy, Emmy, ağlama.
Emmy, Emmy, nicht weinen.Senin için iki tane var, Emmy.
Ich habe zwei für dich, Emmy.Dinle, Emmy.
Hör zu, Emmy.Oh, Emmy, döneceğim.
Oh, Emmy, ich komme wieder.Hoşçakal, Emmy.
Auf Wiedersehen, Emmy.Ya da diğer büyük ödülleri; Emmy, Altın Küre.
Oder einen anderen großen Preis, Emmy, Golden Globe.Bak, Emmy.
Schau, Emmy.Emmy kazanacağımı da tahmin etmemiştim.
Ich hatte nicht erwartet, den EMMY zu gewinnen.Em, Emmy, beni dinle.
Em, Emy, hör mir zu.Bundan 2006 Emmy Ödüllerinin sunucusu komedyen Conan OBrien da bahsetti.
Conan O'Brien moderierte 2003 und 2006 die Emmy Awards Show.Televizyon dalında Emmy kazanan ilk siyahi olduğunu hatırlıyorum.
Siz Emmy kazandığınızda sahneye gelmek için… biraz buralarda takılabilir miyim?
Um dabei zu sein, wenn ihr den Emmy gewinnt? Kann ich ein bisschen blieben,?Bayan Emmy, iğne biraz acıtacak… ama çok değil.
Aber nicht allzu sehr. Ok, Mrs. Emmett, die Nadel wird etwas unangenehm sein.Ben de Emmy kazanan ekibin bir üyesiydim.
Ich war daran beteiligt, dass wir den Emmy gewonnen haben.İyi işti, millet. Bu da Emmy yi aldırmazsa başka hiç bir şey aldıramaz.
Wenn uns das keinen Emmy einbringt, dann nichts. Gute Arbeit.Emmy yi istiyorsun, değil mi?
Wollen Sie den Emmy oder nicht?Evet, Bayan Emmy, iğne biraz acıtacak… ama çok değil.
Ok, Mrs. Emmett, die Nadel wird etwas unangenehm sein, aber nicht allzu sehr.Flatow Schule ve Emmy Noether Schule hoş geldin sınıfları hazırlıkları mayıs ayı içinde yapılacak.
Emmy 15 yaşındadır ve kendi hayalleri vardır.
Beate ist 50 und hat noch Träume.
