Failin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Fail beyaz erkek. Sabıka kaydı yok.
Sen fail falan değilsin Lanie.
Failler Valenzuela ve arkadaşlarına çok benziyor.
Fakat o fail de olabilir.
Failleri parmaklıklar ardında görene
Fail benden pek de farklı olmasa gerek.
Faillerin, başkalarından ilham alması nadir bir durum değil.
Bu bağlantı, fail ile irtibat kurma şansımız.
Kurbanların hiçbiri müvekkilimi bu suçların faili olarak Bayan Meili
Failleri hapiste görmek istiyorlar.
Fail kimseye görünmeden girip çıkmış gibi.
Yoldalar. Kurbanı veya faili bulmazsak… Uzun vadeli bir soruşturma olacak.
Bu failler çok ama çok akıllıydılar.
Sen yokken fail teslim oldu.
Fail ise kırmızı elbise giyen yüzsüz bir kadın.
Sebep, failden daha mı önemli?
Bu terör saldırısının faillerini yakalayacak ve adalete teslim edeceğiz.
Faillerin büyük ihtimalle Charlestownlı pislikler olduklarını biliyoruz, değil mi? Pekâlâ.
Vali Martínez Anido faillerin derhal tutuklanmasını talep etti.
O sırada kameralar da çalışmadığından faili gören tek kişi siz oldunuz.