FLINTIN - Almanca'ya çeviri

Flint
Flints

Flintin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Flintin hazinesi?
Flints Versteck?
Flintin onca insanı o kadın için öldürdüğünü biliyorum.
Ich weiß, Flint tötete die Leute für sie.
Bay Flintin kişisel intikamının bulaşıcı olmasından korkmuştum.
Ich dachte schon, Flints Rachegelüste wären ansteckend.
Flintin mürettebatı, burada bizlerin kanını akıtacaktı!
Flints Besatzung, deren Blut auf dem Weg hierher vergossen wurde!
Çünkü sana bir şey olursa Flintin öleceğini biliyorlar.
Sie wissen, dass Flint stirbt, wenn Euch etwas zustößt.
Kaptan Flintin ve adamlarımızın arasındaki ittifağı.
eine Allianz zwischen uns und Käpt'n Flints Leuten ist wichtig.
Bay Dahmer, bu, Bayan Flintin mahkemeye götüreceği bir konu.
Mr. Dahmer, Mrs. Flint setzt das vor Gericht fort.
Ünlü korsan Kaptan Flintin ikinci kaptanıdır.
Des berüchtigten Piraten Captain Flint.
Barlow kaşarı sana hakim olacaktı, bu Flintin sorunu.
Die Barlow-Fotze, die auf dich aufpassen sollte, ist Flints Problem.
Biliyor musunuz, bilmiyorum ama Flintin suyu resmen zehirli amına koyayım.
Ich weiß nicht, ob ihr das wisst, aber das Wasser in Flint ist vergiftet.
Bittiğinde Flintin gördüğü ilk kişi olmak istiyormuş.
Er will der Erste sein, den Flint sieht, wenn alles vorbei ist.
Tanis Flintin yaninda durdu, eli cücenin omuzundaydi.
Tanis stand neben Flint, seine Hand ruhte auf der Schulter des Zwerges.
Flintin üstünde nasıl bir gücün var ki gördüğüm onca şeye neden oldun diye merak etmeden duramıyorum doğal olarak.
Ich frage mich, welche Macht Ihr über Flint besitzt, die alles erklären würde.
Peki Flintin istediği silahlar?
Und die Kanonen, die Flint braucht?
Flintin liderlerinin daha fazla turiste ihtiyaçları vardı.
Die Führer von Flint brauchten mehr Touristen.
Flintin yarısı devletten aldığı yardımlarla geçinmeye başladı.
Die Hälfte von Flint bekam nun staatliche Unterstützung.
Flintin hazinesi!
Käpt'n Flints Schatz!
Billy de ben de bizzat Flintin yediği naneler de.
Durch Flint selbst. Von Billy, von mir.
Altın ve kan, bunlar Flintin markalarıydı.
Gold und Blut waren FIints Markenzeichen.
Size gelince Bay Smollett, size Flintin haritasıyla birlikte… bir sandalı kıyıya gönderip, Bay Merrye teslim olmanız için… bir saat veriyorum.
Und Euch Mr Merry zu ergeben. Ihr habt eine Stunde, ein Boot mit Flints Karte an Land zu senden.
Sonuçlar: 97, Zaman: 0.0357

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca