Gitmektir Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ve Johnnynin son isteği elbette… aya gitmektir.
En büyük hayali ise Afrikaya gitmektir.
Bir şeyin gerçek olup olmadığını öğrenmenin tek yolu oraya gitmektir.
Ve el değmemiş bölgelere gitmektir.
Başarısızlığın büyük kahraman etiği… hep beraber toplu kıyıma gitmektir.
Aşk yatağa girerken makyaj yapmak ve tuvaleti kullanmak için alt kattaki Burger Kinge gitmektir. Parfüm şişelerinde parfüm saklamaktır.
Benim işim, silahlarını kulağımın dibinde ateşlesinler ve ben irkilince gülsünler diye… onlarla ava gitmektir, çünkü benim işim budur!
buna değecek tek şey o ürpertici, karanlık eve gitmektir.
Arap Yarımadasında o sürücü üzerinde otobüs yoldan gitmektir.
otomatik kaldırma gitmektir.
Bir sonraki adım, durumu değerlendirmesi için mümkün olan en kısa zamanda bir çocuk doktoruna gitmektir.
Yanlış bir iş yaparsanız bir sonraki adım hatalarınızdan öğrenmek ve oradan gitmektir.
Basit cevabı'' EVET'', harici sabit diskten bir Smart TV kaçak film izlemek gitmektir.
Bahreyni ziyaret etmek için tek seçeneğiniz bir elçiliğe gitmektir.
Bunun en kolay yolu ileriye ya da geriye doğru manevra yapmaktır; en güvenli yolu ise herhangi bir tarafa doğru çaprazlamasına gitmektir.
Belediyeler ve bölgelerde daimi personel alımındaki onların taleplerine göre içine gitmektir 2020 İçişleri Bakanlığı.
Nasıl gitti, Mike?
Nasıl gitti, Albay?
İyi gitti yani.
Gitmemiz gerekiyor, Fanny.