Gruptaki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ama gruptaki herkes kendi başına çalışıyor.
En iyi sonucu almak için… gruptaki herkesin, kendisi için en iyi olanı yapması gerekir.
Gruptaki son adam da buydu.
Gruptaki çocuklardan biri, bir hayran… başka gruptan biri, belki de ben yaptım.
Bu gruptaki tek bayan ben olamam.
Ün başlarında gruptaki tek bekâr erkek bendim.
Bize o gruptaki iki erkeği daha tarif etti.
Bence gruptaki geleceğin hakkında konuşmanın tam sırası.
Gruptaki seksi Sean mı?
Evet Lacey gruptaki seksi Sean.
Sanki gruplar ve gruptaki insanlar… asla aynı anda bir bütün olamıyor gibi.
Arjantinden sonra gruptaki en iyi ekibiz” ifadesini kullandı.
Ben gruptaki o sarışın çocuğum.
Gruptaki bir önceki nesneyi seç.
Gruptaki tek kadın olmak nasıl bir duyguydu?
Daha sonra o gruptaki her türlü şeyi yapabilirsiniz; örneğin, onları sayarak.
( Grup görüşmelerinde, gruptaki tüm katılımcıların mesajı görüntülediği anlamına gelir.).
Gruptaki her takımın şansı var.
Gruptaki diğer arkadaşlar da sırayla benzer tecrübeyi yaşadılar.
Peki ya gruptaki herkes bir İstanbul striptiz clubünde dolar düşürmek istemiyorsa?