INCITMEKTEN - Almanca'ya çeviri

Seni incitmekten pişmanlık duyuyorduk,

Und du hast es bedauert, uns verletzt zu haben. Wir bedauerten es,

Onu incitmekten, aşağılamaktan ve ihanet etmekten başka bir şey yapmamıştı.

Er ertrug es nicht, wie sie ihn verletzte, demütigte und betrog.

Sen beni incitmekten sürekli zevk alıyorsun.”.

Macht es dir Spaß mich immer wieder zu verletzten?".

İnsanı incitmekten nefret ederim.

Ich hasse es, Menschen weh zu tun.

Beni böyle incitmekten?

Wenn du mir so wehtust?

Bence Golemin insanları incitmekten hoşlanmıyor.

Ich denke, dein Golem verletzt nicht gerne andere.

Bilmiyorum. Masum bir kadını incitmekten nefret ederim.

Ich weiß nicht. Ich möchte keiner unschuldigen Frau etwas antun.

Ve bunun için beni incitmekten korkardın.

Es ging ihnen dabei darum mir Schaden zuzufügen.

Ne kadar kızgın olursan ol, vurmaktan, incitmekten veya çocuğunu tutmaktan uzak dur.

Egal wie wütend du bist, darfst du deine Kinder nicht schlagen, verletzen oder packen.

Senin gibi taş kalpli bir alaycı olabilirdim, ama insanların duygularını incitmekten hoşlanmıyorum.

Ich könnte ein kaltherziger Zyniker wie Sie sein, aber ich verletze nicht gern die Gefühle anderer.

Ama o konuşabilseydi… eğer utanmasaydı, zavallı Pomponu incitmekten korkmasaydı… derdi ki'' O daha yakışıklı''.

Wenn sie keine Angst hätte, den armen Pompon zu verletzen, Aber wenn sie sprechen könnte und sich nicht schämte.

Başkalarını incitmekten fiziksel olarak korunmak,

Wenn Sie physisch daran gehindert werden, jemand anderem wehzutun, haben Sie die Freiheit,

Özellikle çocuklarımın babasıyla asla dalga geçmem. ve o konulara girip İnsanların duygularını incitmekten hep korkarım.

Ich habe immer Angst, die Gefühle der Menschen zu verletzen, und ich würde mich nie über den Vater meiner Kinder lustig machen.

başkasını incitmekten daha iyidir,” dedim.”.

sagte Manson:"Es ist besser, ein Schimpfwort zu benutzen, als jemanden anderen zu verletzen.

Onu incitmekten zevk aldığımızı bilirse, daha fazla şey anlatacaktır.- Değil mi?

Er wird uns mehr sagen, wenn er weiß, dass es uns glücklich macht, ihn zu verletzen, oder nicht?

Kendini incitmek seni güçlü mü yapacak sanıyorsun? Aptal kız?

Dummes Mädchen. Du denkst, es mache dich stark, dir selbst wehzutun?

Mae Barberı incitmeye çalışıyordum. Yalandı.

Ich habe versucht, Mae Barber wehzutun. Ich habe gelogen.

Seni incitmeye niyetim yok.

Ich habe nicht vor, dir wehzutun.

Beni incitmek için.

Um mir wehzutun.

Birisi seni incitmeye ya da sana dokunmaya mı çalıştı?

Oder dich irgendwie anzufassen? Hat jemand versucht, dir wehzutun.

Incitmekten Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri