Janis Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Merhaba.- Niye Janis lanla konuşuyordun?
Hallo. -Warum hast du mit Janis geredet?Senin ve Janisin NSAyle birlikte çalışmanı istiyorum.
Janise evinizin, FBIın ve şapelin civarındaki… bütün yedi numaralı binaları işaretlettireceğim.
Janis geht alle Gebäude sieben in der Nähe des Hauses, des FBI und der Kapelle durch.Janisin bunu yaptığına inanmak istemediğini biliyorum. İyi.
Du willst nicht glauben, dass Janis es getan hat. Na ja.Belki binlerce. Janise bir listesini çıkarttır.
Tausende?- Janis soll eine Liste machen.NSAle koordinasyonda Janise yardımcı ol.
Helfen sie Janis bei der Koordinierung mit der NSA.Janisin blues söylediğini duymak istiyorum.
Ich will hören, wie Janis den Blues singt.Janisin blues söylemesini görmek istiyorum.
Ich will sehen, wie Janis den Blues singt.Çünkü arkadaşım Janise sanat şovuna gideceğim dedim.
Ich habe meiner Freund, Janis gesagt ich gehe zu ihre Vernissage.NSAle koordinasyonda Janise yardımcı ol.
Helfen Sie Janis bei der Absprache mit der NSA.Janise bir liste çıkarmasını söyle.
Janis soll eine Liste machen.Suçu Janise attı, sonra da onu öldürdü.
Sie hat Janis hereingelegt und dann umgebracht.Binlerce. Janise söyle bir liste çıkarsın.
Tausende?- Janis soll eine Liste machen.Janise söyle bir liste çıkarsın. Binlerce.
Tausende?- Janis soll eine Liste machen.Janisin Southern Comfort şişesinin dibinde boğuluşunu gördüm ben.
Ich hab zugesehen, wie Janis in einer Flasche Southern Comfort" versank.Janise söyle bir liste çıkarsın.
Janis soll eine Liste erstellen.Janisin iki büyük erkek kardeşi var.
Janis hat zwei ältere Geschwister.Mark, Demetri ve Wedeck Janise saldıranlar ile kendilerine saldıranlar arasındaki bağlantıyı araştırır.
Mark, Demetri und Wedeck versuchen, Janis Angriff mit einer separaten Offensive zu verbinden.Janisin doğum gününü kutlayacağız.
Wir werden Janis Happy Birthday singen.Binlerce.- Janise söyle.
Tausende?- Janis soll eine Liste machen.
