JOSHUN - Almanca'ya çeviri

• Josh
• Joshs
• Josh's

Joshun Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Joshun medarı iftiharı.
Joshs ganzer Stolz.

Joshun seni bir yere götüremeyeceğini biliyordum, yani evet.
Ich wusste, Josh hätte keine coole Idee, also ja.

Joshun evinde biri var mıydı?
Ist jemand in Joshs Wohnung?

Joshun otel odasındaki adamla alakası yok.
Josh hatte nichts mit dem Mann im Hotelzimmer zu tun.

Joshun eşyaları aynen duruyor.
Joshs Sachen sind noch wie sie waren.

Hayır efendim, Joshun hiç arkadaşı yoktu.
Nein, Ma'am, Josh hatte keine Freunde.

Joshun ailesi, Bailey intihar ettikten sonra içine kapandığını söyledi.
Joshs Eltern sagen, er hätte sich seit Baileys Selbstmord verschlossen.

Joshun onları öldürdüğü doğru mu?
Ist es wahr, dass Josh alle getötet hat?

Ben Joshun annesiyim.
Ich bin Joshs Mutter.

Bunu Joshun odasında buldum, sanırım sana ait.
Ich fand das in Joshs Quartier. Das gehört doch Ihnen.

Joshun suçlu oldugunu biliyoruz, gidip cezasini verelim.
Wir wissen, dass Josh schuldig ist. Bestrafen wir ihn.

İlk tanıştığımızda, Joshun tam aradığım kişi olduğunu düşündüm.
Als wir uns kennenlernten, dachte ich, Josh ist genau das.

Joshun babasıyla eski arkadaşız.
Joshs Vater und ich sind alte Freunde.

Eee, Joshun artık bir kız arkadaşı var?
Josh hat jetzt also eine Freundin?

Ve şimdi o Joshun soyunma odasında.
Und jetzt ist er in Joshs Garderobe.

Evliliği, senin hastalığın. Joshun ölümü, dava.
Ihre Ehe… deine Krankheit. das Gerichtsverfahren, Joshs Tod.

Olduğunu doğrulayabildiniz mi? Joshun onunla birlikte?
Ist Josh bei ihm?

Anthony, bu Joshun arkadaşı Lucy.
Anthony, das ist Joshs Freundin, Lucy.

Joshun kafasına taşla vurduğu herif buydu galiba.
Ich denke, das ist der Kerl, den Josh mit einem Stein schlug.

Joshun kaybı hepimizi çok üzdü.
Der Verlust von Josh.