KÂBUSA - Almanca'ya çeviri

Albtraum
kâbus
bir karabasan
Alptraum
kâbus
bir karabasan

Kâbusa Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ama rüyalarım, kâbusa döndü.
Aber… meine Träume wurden Albträume.
Onlar hayalperest değil; onlar kâbusa dönüşen bir rüyadan uyanıyorlar.
Sie sind keine Träumer; sie sind jene, die aus einem Traum aufwachen, der zum Alptraum wird.
durum hayatlarını kâbusa çevirir;
die Situation übersetzt ihr Leben in Alpträume;
Bu yüzden toplantıdan sonra burada kurduğumuz masalara gelip… dilekçeyi imzalamanızı istiyorum, bu kâbusa bir son verebilmek için.
Um diesen Albtraum zu beenden. Nach dem Treffen stellen wir hier Tische auf, an denen Sie die Petition unterzeichnen können.
Kız kardeşim öldükten sonra tek istediğim her gün yaşadığımız bitmek bilmeyen korkunç kâbusa son vermekti.
Was ich wollte, nachdem meine Schwester gestorben war, war aus diesem endlosen, schrecklichen Albtraum rauszukommen, den wir jeden Tag leben.
özgürlük savaşçıları jenerasyonu sağlamaya çalışıyoruz. Çünkü belki de bu kâbusa onlar son verecek.
Generation Freiheitskämpfer zu schenken, denn sie könnten diejenigen sein, die diesen Alptraum beenden werden.
Pardon. Çocukluğum azgın bir felakete dönüşmüştü… ve bu katlanılamaz, yaşanmaz kâbusa bir saniye daha.
Verzeihung. Meine Kindheit wurde zu einem ausufernden Desaster und ich konnte keine weitere Sekunde dieses unausstehlichen Albtraums mehr.
Ancak, hayaller kâbusa dönüştüğünde misafirler adanın gizemini çözerek hayatlarını kurtarmak için kaçmak zorunda kalırlar.
Doch als die Träume zu Albträumen werden, müssen die Gäste das Rätsel der Insel lösen, um mit ihren Leben davonzukommen.
Ancak, hayaller kâbusa dönüştüğünde misafirler adanın gizemini çözerek hayatlarını kurtarmak için kaçmak zorunda kalırlar.
Doch als die Fantasien zu Albträumen werden, müssen die Gäste das Rätsel der Insel lösen, um mit ihren Leben davonzukommen.
Yönteminde iki seviye var ilki kurbanlarının fantezilerini gerçekleştirdiğinde aldığı haz ve bu fantezileri kâbusa dönüştürmesi.
Es gibt zwei Level seiner Vorgehensweise, das Erste ist die Freude, die er hat, wenn er die Fantasien der Opfer in Alpträume verwandelt.
Bu benim kabusum, Peter.
Es ist mein Albtraum, Peter.
En kötü kâbusun o, çünkü işi bitirecek.
Er ist dein schlimmster Albtraum, denn er wird es tun.
Çokları kâbustan uyanamamak gibi dedi.
Viele haben gesagt, es sei wie ein Albtraum.
Bu kabustan kurtulacağız.
Wir werden diesen Albtraum loswerden.
Ve bu kabusa artık bir son vereceğim.
Und mach dem Albtraum endgültig ein Ende.
O zaman bu kâbustan tek parça çıkarak onu onurlandıralım.
Wir sollten sein Andenken ehren, indem wir diesem Albtraum am Stück entkommen.
Şimdi kâbus oldu.
Jetzt ist es ein Albtraum.
Kâbus gibi olacak.
Das wird ein Albtraum.
Şehrin kabusu sonunda bitti mi?
Ist der Albtraum der Stadt endlich vorbei?
O zaman neden bu kabustan tek parça kurtularak… onun anısısı onurlandırmıyoruz?
Wir sollten sein Andenken ehren, indem wir diesem Albtraum am Stück entkommen?
Sonuçlar: 45, Zaman: 0.0298

Farklı Dillerde Kâbusa

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca