KABILE - Almanca'ya çeviri

Stamm
kabilesi
gövde
oymağını
kütüğünü
aşiret
stem
bir suş
nach Kabul
kabile
Clan
klan
kabile
Tribal
kabile
Stämme
kabilesi
gövde
oymağını
kütüğünü
aşiret
stem
bir suş
Stammes
kabilesi
gövde
oymağını
kütüğünü
aşiret
stem
bir suş
Clans
klan
kabile
Volksstamm
zu Kain
kabile

Kabile Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Diyelim 13. Kabile olacağız.
Also werden wir zum 13. Clan.
Ben ve kabile adamları ön safları mı tutacağız?
Die Männer der Stämme und ich in vorderster Front?
Ona pazarlığı kabile adına yaptığını söylemişsin.
Du hast im Namen des Stammes mit ihm verhandelt.
İki kabile 500 yıldan beri savaşmaktaydı.
Diese beiden Clans bekriegten sich seit 500 Jahren.
Türk birlikleri Koreden Kosovaya, Kabile kadar bizim yanımızda görev yaptı.
Türkische Truppen haben von Korea über Kosovo bis nach Kabul an unserer Seite gedient.
Kabile dövmesi, engellerin üstesinden gelmek için güç
Tribal Tattoo stehen für Stärke oder Mut,
İlk insan kabile- Primus olduğunu.
Die ersten menschlichen Stamm- ist Primus.
Tekrar 13. Kabile oluruz.
Wir werden wieder der 13. Clan.
Ve insanlığın zamanı gelince… beş kabile buraya yerleşti ve adını Wakanda koydu.
Und als die Zeit der Menschen kam, siedelten dort fünf Stämme und nannten es.
Sonucu oldu süreç üzerinde 14 kabile üyeleri матои katılımcı grup tecavüz ve büyükleri.
Insgesamt wurde der Prozess gegen 14 Mitglieder des Stammes Máta- Mitglieder der Gruppenvergewaltigung und den ältesten.
İki rakip kabile güçlerini birleştirmeye karar vermiş.
Clans beschlossen, ihre Macht zu vereinen.
Ayrıca Kabile, Shindanda ve Kandahara uçtular.
Sie flogen auch nach Kabul, nach Shindand und nach Kandahar.
Kabile dansı- büyü ve lütuf.
Tribal Dance- Magie und Anmut.
Kabile için kötü olduğunu düşünüyordu.
Er dachte, du bist schlecht für den Stamm.
Bu yüzden, bu mahallenin neredeyse bir kabile olduğunu düşünerek fırtınanın gözüne doğru yürüdüm.
Ich war im Auge des Sturms und dachte, diese Gegend ist noch praktisch ein Clan.
Dört kabile kralın hükmünde yaşamayı kabul etti.
Vier Stämme stimmten zu, unter der königlicher Herrschaft zu leben.
Anlamı kabile kültürden veya yerlerden
Die Bedeutung des Stammes kommt von Kultur
Sekiz kabile daha var.
Es gibt 8 weitere Clans.
Kabile dövmesi manevi ya
Tribal Tattoo wird verwendet,
Kabile yakında benim suyumu alacak.
Der Stamm wird bald mein Wasser nehmen.
Sonuçlar: 236, Zaman: 0.0536

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca