Kafeteryada Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
İddiaya göre, kafeteryada.
Kafeteryada, öğlen, sen ve ben.
İntörnlerimin söylediğine göre, Torresin kafeteryada senin kıçına tekme basmasını izleyeceğim.
Kafeteryada olanlar için üzgünüm.
Çünkü kafeteryada küçük paketlerle metamfetamin satılmıyor.
Kafeteryada fısıldanan bir sır gazete başlığı kadar gizlidir.
Kafeteryada tepsilerin içine girip yok olduğu şey gibi, öyle mi?
Rox, kafeteryada limonata kalmamıştı ben de sana.
Kafeteryada yemek var mı diye baktım.
Kafeteryada açma kalmamış.- Gerek yok.
Çünkü kafeteryada küçük paketlerle metamfetamin satılmıyor.
Seninle kafeteryada buluşmamı söylediğini sanmıştım.
Kafeteryada şakıyan kuşlarım değil misiniz siz?
Bu zamanda, kafeteryada mı çalıştınız?
Ben de kafeteryada gördüm.
Provadan önce beni ararlarsa, kafeteryada donmuş yoğurt yiyor olacağım.
Darphanede mi, müzede mi ya da kafeteryada mı bilmiyorum.
Öğle saati kafeteryada.
Pistlerde 8, 9 ve 10 nolu doruklarda ve üç kafeteryada restoranlar bulunmaktadır.
Kart ayrıca CIUP üniversite restoran ve kafeteryada öğrenci oranlarından yararlanma hakkı verir.