Kalbiyle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Saat Vitesleri Kalbiyle Havoc oynayabilir.
Minnesotada arkadaşınızın kalbiyle kurtulabilecek bir kadın var. Aslında, yaşamaya devam edecek.
Majesteleri ülkeyi kalbiyle yönetiyor.
Kanıtı olmadığı halde bunu babasına kimin yaptığını… Mathayus bütün kalbiyle biliyordu.
En az bir adamın kalbiyle oynamak kadar ciddi.
En az bir adamın kalbiyle oynamak kadar ciddi.
Yani, hala jürimizin kafasıyla değil kalbiyle düşünmesini istiyoruz.
İnsan gerçekleri sadece kalbiyle görebilir….
Nefsini sürekli olarak kalbiyle denetlemek.
Tae-ilin seni tüm kalbiyle sevdiğine inanıyorum.
Söyleyin, son zamanlarda kaçınız kendi kalbiyle konuştu?
Ama şu dediklerimi de lütfen kalbiyle ve beyniyle bir düşünsün.
İş Planı Kelimeler Her Yöneticinin Kalbiyle Bilmeye İhtiyacı Var.
Putin,“ Rusya halkı aklı ve kalbiyle günümüzde yaşanan olayları çok iyi anlıyor.
Gloria, Opalı kendinden bahsetmesini ister ve böylece onu kalbiyle görebilir.
İş Planı Kelimeler Her Yöneticinin Kalbiyle Bilmeye İhtiyacı Var.
Bir kaplumbağanın kalbiyle geliyorum.
Şayet( buna da) gücü yetmezse o takdirde kalbiyle( buğz ederek değiştirsin).
Hem de çok basit: kişi ancak kalbiyle görür.
Ve Annie seni tüm kalbiyle seviyor.