KAPATARAK - Almanca'ya çeviri

schließen
kapatmak
kapalı
kapanmak
kapatın
ausschaltet
kapatmak
kapalı
öldürmek
durdurmak
kapatın
devre dışı
indirmemiz
alaşağı et
geschlossenen
kapalı
kapatıldı
kapandı
kapattı
schließt
kapatmak
kapalı
kapanmak
kapatın
schließe
kapatmak
kapalı
kapanmak
kapatın
deaktivieren
kapatmak
devre dışı
kapatabilirsiniz
pasifleştir
kaldırın
etkisiz

Kapatarak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Birçok kullanıcı LTEyi kapatarak iPhone GPS problemlerini çözdü.
Mehrere Benutzer lösten Probleme mit dem iPhone GPS, indem sie LTE ausschalteten.
Birkaç kullanıcı LTEyi kapatarak iPhone GPS sorunlarını çözdü.
Mehrere Benutzer lösten Probleme mit dem iPhone GPS, indem sie LTE ausschalteten.
Seok O-won ve doktorlar zamanın kapısını kapatarak düzeni geri getirmeye çalıştı.
Indem sie das Tor der Zeit schlossen. Seok O-won und die Ärzte versuchten, Ordnung wiederzuerlangen.
Dexhartın dosyalarına baktım ve poliçelerindeki yasal boşlukları… kapatarak 10 milyon dolarlık birikim buldum.
Indem ich ein paar Lücken schloss. Ich habe Dexhart $10 Millionen gespart.
Eğer video aracılığıyla konuşabilirsiniz veya mikrofon kapatarak sessiz tutun.
Sie können durch Ihr Video sprechen oder halten Sie es stumm durch das Mikrofon ausschalten.
Avucunu kapatarak Yılan Gözünü kavradı.
Seine Faust schloss sich um das Auge der Schlange.
Küçük çocuk, kapıyı kapatarak… farkında olmadan beni hapsetti.
Ohne es zu wissen hat mich der Junge durch das Schließen des Tors eingesperrt.
Çınar gözlerini kapatarak tüm bunların bir hayal olmasını diledi.
Sie schloss die Augen, in der Hoffnung, dass das alles doch nur ein Traum war.
Şimdi çöp kapağını kapatarak daha fazlasını yaptı.
Jetzt hat der Müll mehr getan, indem er den Deckel geschlossen hat.
Gözlerinizi kapatarak ve seçtiğiniz güzel bir yerde olduğunuzu hayal ederek başlayın.
Beginne damit, deine Augen zu schließen und dir vorzustellen, du wärst an einem schönen Ort deiner Wahl.
Küçük çocuk, kapıyı kapatarak… farkında olmadan beni hapsetti.
Als der Bub das Tor zumachte, wusste er nicht, dass er mich einsperrte.
Açık kapılar varsa kapatarak ve karanlık ruhları def ederek.
Wir schließen vorhandene Tore und verbannen dunkle Geister.
Bir çok kullanıcı Skypeı kapatarak yüksek disk kullanım sorununu çözdü.
Viele Benutzer haben das Problem mit der hohen Festplattenbelegung durch Ausschalten von Skype gelöst.
Azuredaki otomasyon özellikleriyle kullanılmayan VMleri kapatarak üretim dışı sistemlerinizin maliyetini düşürün.
Senken Sie mit den Automatisierungsfunktionen in Azure zum Herunterfahren der VMs Ihre Kosten für nicht produktive Systeme.
Teröristler kapılarımızı ve kalplerimizi kapatarak korkuyla evlerimize tıkışmamızı istiyor.
Terroristen wollen, dass wir uns vor Angst in unseren Häusern verkriechen und unsere Türen und Herzen verschließen.
Dışardaki evi kapatarak: malzemeler,
Als das Haus draußen zu umhüllen: Materialien,
TVyi kapatarak paradan da tasarruf sağlarsınız.
Mit dem Fernsehen aufzuhören spart Geld.
Alev sinir uçlarını dağlayıp kapatarak… onları öldürür.
Die Flamme versengt die Nervenenden… und tötet sie ab.
Kendi evimi istemek, onu istemek Yüreğimi onunki dışında her umuda kapatarak.
Verschliesse mein herz für jede hoffnung ausser seiner ihn wollen.
Küçük çocuk farkında olmadan kapıyı kapatarak beni içeri hapsetti.
Ohne es zu wissen hat mich der Junge durch das Schließen des Tors eingesperrt.
Sonuçlar: 78, Zaman: 0.0422

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca