KATLANARAK - Almanca'ya çeviri

exponentiell
katlanarak
üssel olarak
üstel
ertragen
tahammül
katlanmak
dayanmak
katlanamıyorum
dayanamadı
kaldıramam

Katlanarak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
bilerek, katlanarak.
wissend, langmütig.
Uzun vadede kendi davranışlarının sonucuna katlanarak.
Und den langfristigen Folgen ihrer Mittäterschaft.
Force güçleri katlanarak artırılır.
durch das seine Angriffe und Machtfähigkeiten exponentiell gesteigert werden.
Nefse uygulanan eziyetlere katlanarak yogi, muazzam bir psişik
Durch das Ertragen selbstzugefügter Qualen häuft der Yogi einen unermeßlichen Schatz psychischer
Aptal babana hatta daha aptal olan babama katlanarak… tüm ömrüm boyunca beklediğim o gün geldi.
Ertrug deinen und meinen dummen Vater und wartete still mein ganzes Leben lang auf diesen Tag. Ich verbarg meine Wünsche.
Ayrıca, her otomobil modeli için koltuk arkalıkları 20 bin defaya kadar katlanarak dayanıklılıkları kontrol ediliyor.
Darüber hinaus werden die Sitzlehnen bei jedem Fahrzeugmodell bis zu 20.000 Mal umgeklappt, um ihre Widerstandsfähigkeit zu prüfen.
Katin künyesini takıyordu.
Sie hatte Kats Hundemarke.
Bu çok kötü, çünkü üçüncü kattaki bir'' inme'' için bilet almıştım.
Zu schade, denn ich hab gerade Tickets für einen Schlaganfall in der 3. Etage bekommen.
Üst katın hepsini kiralamış.
Er hat die ganze obere Etage gemietet.
Katın bu geceki diskini görmek istiyorum.
Ich möchte die Disc von heute Abend, vom 46. Stock, sehen.
Kit Katin yeniden mutlu olmasına alıştık.
Wir gewöhnten uns daran, Kit Kat wieder glücklich zu sehen.
Katin şimdiden 4 işi var.
Kat hat schon vier Jobs.
Katın üzerindeki her yeri kilitleyin.
Schließen Sie alles oberhalb der 15. Etage ab.
Aslında ben 31. kattan atlamak istemiştim ama o planı bozdular, dostum.
Nun, ich wollte aus dem Fenster der 31. Etage springen, aber das musste abgebrochen werden, mein Freund.
Katin ne dediği umurumda değil.
Mir ist egal, was Kat sagt.
Üç katlı, Doğa Ana!
Drei Schichten, Mutter Natur!
Kata ateş edildi.
Stock sind Schüsse gefallen.
Biz 6. kattayız. Gördün mü? Alttaki büyük pencereleri sayma.
Wir wohnen im 6. Stock, die großen Fenster unten nicht mitgezählt.
Kattaki cezaevinden çıkaracağız. Basit bir kapıp kaçırma.
Ein einfaches Grapschen und Schnappen. Stock.
Neden Katin geleceğini düşünüyorsun?
Warum glaubst du, dass Kat kommt?
Sonuçlar: 60, Zaman: 0.0673

Farklı Dillerde Katlanarak

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca