KAZANMAYA - Almanca'ya çeviri

zu gewinnen
kazanmak
kazanç
yenmek
kazanın
zu verdienen
kazanmak
kazanç
hak
etmek
zu erlangen
kazanmak
elde etmek
ulaşmak
almak
kavuşmaya
ele geçirmek için
zu schinden
kazanmaya
sparen
tasarruf
kazanmak
kurtarmak
biriktirmek
kaydedebilirsiniz
sakla
tasarruf etmenizi sağlar
birikim
save
zu verschaffen
kazandırmaya
sağlamak
verme
um zu siegen
kazanmak için
zafer için
aufs Gewinnen
zu erkaufen
kazanmaya

Kazanmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
O gün Robinin de kazanmaya ihtiyacı vardı.
Auch Robin brauchte an diesem Tag einen Sieg.
Zaman kazanmaya çalışıyorum.
Zeit zu schinden.
Bernienin meşru komisyonculuk işi çok büyük paralar kazanmaya başladı.
Bernies legitimes Börsenmaklergeschäft begann nun, viel Geld zu verdienen.
Hayat kurtarmak için daha fazla zaman kazanmaya çalışıyoruz.''.
Wir versuchen vielmehr, uns mehr Zeit zu verschaffen, um Leben zu retten.“.
Çünkü kazanmaya gelmiştim ve bu değişkeni beklemiyordum.
Weil ich herkam, um zu siegen, und das nicht erwartet habe.
Kazanmaya odaklanın.
Fokussiert aufs Gewinnen.
Bir şeyler yapmaya başladı ve kazanmaya başladık.
Sie hat Sachen gemacht und wir fingen an zu gewinnen.
Biraz para kazanmaya çalışıyordum.
Ich wollte Geld sparen.
Sonra daha fazla kazanmaya çalışırsın.
Dann versuchst du, mehr zu verdienen.
Dur biraz, hayır. Eğer birinin kazanmaya ihtiyacı varsa o
Wenn je ein Mann einen Sieg gebraucht hat,
Hayır bay Northcross zaman kazanmaya çalışmıyorum.
Nein, Mr. Northcross, ich versuche nicht, Zeit zu schinden.
Hayat kurtarmak için daha fazla zaman kazanmaya çalışıyoruz.''.
Wir versuchen, uns mehr Zeit zu verschaffen, um Leben zu retten".
Lewis sadece kazanmaya odaklanan bir insan, tek amacı bu'' diye konuştu.
Lewis war nur aufs Gewinnen fokussiert, das ist sein Ziel.".
Yine de kazanmaya kararlıyım.
Trotzdem bin ich entschlossen, zu gewinnen.
Gerçek para kazanmaya başla.
Fang an, echtes Geld zu verdienen.
Ben ve adamlarım Meksikaya dönüyoruz… kazanmaya ya da ölmeye.
Um zu siegen oder zu sterben. Wir reiten jetzt nach Mexiko zurück.
Sacdece zaman kazanmaya çalışıyordum.
Ich wollte nur Zeit sparen.
Hayat kurtarmak için daha fazla zaman kazanmaya çalışıyoruz.''.
Wir versuchen uns Zeit zu erkaufen, um Leben zu retten.».
Şimdi son maçta kazanmaya ihtiyacımız var.
Wir brauchen jetzt einen Sieg im letzten Spiel.
Bazı hükümetlerin neden egemenliklerini kazanmaya ve küresel kurumları terk etmeye çalıştıklarını anlayın.[+].
Verstehen Sie, warum einige Regierungen versuchen, ihre Souveränität wiederzuerlangen und globale Institutionen zu verlassen.[+].
Sonuçlar: 905, Zaman: 0.0808

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca