Konuşmaktan Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ancak konuşmaktan fazlasını almanız daha iyi.
Sandalye yerleştirmek konuşmaktan daha kolay.
Çünkü ben siyaseti pek fazla konuşmaktan hoşlanmam.
Sadece konuşmaktan fazlasını yapabiliriz.
Bağırarak ve aşırı konuşmaktan kaçının.
Ama belli ki İngilizce konuşmaktan çok utanıyordu.
Çünkü böyle konuşmaktan nefret ediyorum.
Bu tip şeyleri konuşmaktan utanıyorum.
Susmak ve dinlemek konuşmaktan daha üstündür!
Babanla konuşmaktan korktuğunu söylediğim için üzgünüm, ahbap.
Ancak hâlâ bu konuda açık konuşmaktan korkuyorlar.
Telefonda konuşmaktan nefret ediyorum.
Birçok hasta bu konuda konuşmaktan çekinir.
Senden ve tekerlekli sandalyenden konuşmaktan bıktım, usandım artık.
Bu konuyu konuşmaktan korkmayın.
Ben de seninle konuşmaktan keyif aldım.
Çok hızlı konuşmaktan kaçının.
Dediğim gibi, işle ilgili konuşmaktan hazzetmiyorum.
İntihar konusunda doğrudan konuşmaktan çekinmeyin.
Bu konuda konuşmaktan bıktım.