KONUŞMAN - Almanca'ya çeviri

reden
konuşmak
konuşuyor
söz
bahsetmek
hakkında konuşmalıyız
konuşabilir miyiz
hakkında konuşmak istiyorum
Sprechen
konuşmak
görüşmek
konuşuyor
konuşur
söz
bahsetmek
hakkında konuşalım
konuşabilir miyim
görüşebilir miyim
hakkında konuşmak istiyorum
ihre Rede
Ansprache
konuşmaydı
Sprichst
konuşmak
görüşmek
konuşuyor
konuşur
söz
bahsetmek
hakkında konuşalım
konuşabilir miyim
görüşebilir miyim
hakkında konuşmak istiyorum
redest
konuşmak
konuşuyor
söz
bahsetmek
hakkında konuşmalıyız
konuşabilir miyiz
hakkında konuşmak istiyorum
unterhalten
konuşmak
sohbet
sohbet etmek
eğlendirmek
konuşalım
konuşabiliriz
muhabbet

Konuşman Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bugünkü konuşman güzeldi.
Schöne Ansprache heute Morgen.
Ve konuşman gayet ağırdı;
Ein Gewieher ihre Rede.
Almanca konuşman hoşuma gidiyor. -Yok bir şey.
Ich mag es, wenn du Deutsch sprichst. -Nichts.
Yine de… Bence bugün senin konuşman en iyisi olacaktır. Teşekkür ederim.
Nur… halte ich es für besser, wenn du redest.
Gerçekten konuşman gerekecek.
Sie müssen tatsächlich sprechen.
Marcoyla konuşman gerek.
Du musst mit Marco reden.
Ve eğlenceliydi. Konuşman mükemmeldi.
Ihre Rede war perfekt und witzig.
Ama en kötüsü asil biriymiş gibi konuşman. senin yaptığın her şeyden rahatsızım.
Vor allem, wenn du wie ein Edelmann sprichst.
Tek istediğim sadece gidip onunla konuşman ve yalvarman.
Ich will nur, daß du mit ihr redest und sie bittest.
Sana konuşman için para vermiyorum.
Ich bezahle dich nicht fürs Sprechen.
Adam ve Mandiyle konuşman lazım.
Du musst mit Adam und Mandi reden.
Başkomiser için konuşman hazır.
Ihre Rede für den Superintendent steht.
Belki birileriyle konuşman sana yardımcı olacaktır.
Vielleicht würde es helfen, wenn du mit jemandem sprichst.
Yarınki plan, Dr. Segar ile konuşman.
Der Plan ist, dass du morgen mit Dr. Segar redest.
Adamla konuşman gerek.
Du musst mit Adam sprechen.
Bunu biriyle konuşman gerek.
Du musst mit jemandem reden.
Evet, çok geç oldu ve yarın konuşman var.
Ja, es ist schon spät und Sie müssen morgen Ihre Rede halten.
Doktor gibi konuşman hoşuma gidiyor.
Ich mag es, wenn du wie ein Arzt sprichst.
Çünkü erkekler genelde beni engelliyor. Sıcakkanlıydı. Dedi ki,'' Benimle konuşman çok hoş.
Sie sagte:"Toll, dass du mit mir redest, viele Männer blocken mich einfach.
Nelson, biraz daha sesli konuşman gerekiyor.
Nelson, Sie müssen lauter sprechen.
Sonuçlar: 539, Zaman: 0.0518

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca