KONUŞTUĞUMDA - Almanca'ya çeviri

sprach
konuşmak
görüşmek
konuşuyor
konuşur
söz
bahsetmek
hakkında konuşalım
konuşabilir miyim
görüşebilir miyim
hakkında konuşmak istiyorum
rede
konuşmak
konuşuyor
söz
bahsetmek
hakkında konuşmalıyız
konuşabilir miyiz
hakkında konuşmak istiyorum
spreche
konuşmak
görüşmek
konuşuyor
konuşur
söz
bahsetmek
hakkında konuşalım
konuşabilir miyim
görüşebilir miyim
hakkında konuşmak istiyorum

Konuştuğumda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Seninle konuştuğumda kapa çeneni.
Halts maul, wenn ich mit dir rede.
Doktor Leviyle konuştuğumda sen zaten oradaydın.
Als ich mit Dr. Levy sprach, waren Sie schon dort.
Ancak ben konuştuğumda isimsiz olacak.
Aber er wird, wenn ich spreche, namenlos sein.
Seninle konuştuğumda bazen kimin yetişkin olduğunu unutuyorum.
Manchmal, wenn ich mit dir rede, vergesse ich, wer hier der Erwachsene ist.
Onunla en son konuştuğumda, sesi kızgın geliyordu.
Als ich das letzte Mal mit ihm sprach, klang er zornig.
Seninle konuştuğumda, ağzını açacağım ve sen de onlara bunlar Rabbimin kelamı diyeceksin.
Wenn ich spreche, dann sag zu ihnen:"So spricht der Herr.
Sadece yürüdüğümde veya konuştuğumda ya da nefes aldığımda acıyor.
Es tut nur weh, wenn ich gehe, oder rede, oder atme.
Zotovla konuştuğumda, bu işin sonunun nereye varacağını anladım.
Als ich mit Zotov sprach, wusste ich, wie das alles ausgehen würde.
Çünkü halk inanıyor ki ben konuştuğumda onlar için konuşurum.
Weil die Nation glaubt, dass ich, wenn ich spreche, für sie spreche..
Bazen insanlarla konuştuğumda oluyor.
Passiert, wenn ich mit Leuten rede.
Solunum havası vardı onunla konuştuğumda.
Er atmete Luft, als ich mit ihm sprach.
Bu kadar açık konuştuğumda--.
Wenn ich so offen rede.
Prenses Chao Ya ile son konuştuğumda.
Als ich das letzte Mal mit Prinzessin Chao Ya sprach.
Birçok soru-cevap konferansında bu kutuplaşma üzerine konuştuğumda insanlar çok önyargılılar.
Wenn ich über diese Polarität rede, und die Leute sind echt rechthaberisch.
Ama Bill Cosby gibi konuştuğumda kıçımı öpebilirsin belki.
Aber vielleicht kannst du mir ja die Stiefel lecken, wenn ich wie Bill Cosby rede.
Annen, seninle konuştuğumda beni duyabildiğini söyledi.
Deine Mutter sagt, du hörst mich zu dir reden.
Öğrenciler sadece onlara konuştuğumda konuşabilirler. Sessiz ol!
Ein Schüler redet nur, wenn er angesprochen wird. Ruhe!
Ve onunla konuştuğumda, Anladım ki… o benim için doğru insan.
Und als ich mit ihm redete, wusste ich sofort, dass er der Eine war.
Doktorla konuştuğumda daha çok bilgi sahibi olurum, tamam mı? Tamam?
Nachdem ich mit dem Arzt gesprochen habe, werde ich mehr wissen, okay?
Canımı sıkan şeyleri konuştuğumda her zaman yardımı dokunur.
Mir hilft es immer, darüber zu reden… über Dinge, die mich nerven.
Sonuçlar: 91, Zaman: 0.0321

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca