Kovmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Her fırsatta çalışanları kovmaya çalışan adama.
Gray mültecileri kovmaya çalışıyor.
Onu 3 senedir kovmaya çalıştılarını ama onun işini kimsenin istemediğini söyledi.
Peki sonradan beni kovmaya çalıştığını Yoon Hee biliyor muydu,?
Hizmetçilerimiz onları kovmaya çalıştı ama Billy bağırmaya başladı.
Hala beni kovmaya çalışacak mısınız?
Proletaryayı sahip olduğu mevzilerden kovmaya sürükleyen nedenlerin neler olduklarını pek iyi biliyoruz.
Haversham şu seni Kovmaya çalışan adam mı?
Beni kovmaya çalıştılar.
Beni de kovmaya çalıştılar, ama onu almadan gitmem dedim.
temsilcini kovmaya hazırsın.
Mesaj var mı? Bir saat içinde Anthony cesaretini toplayabilirse seni kovmaya gelecek?
Tüm günümü seni kovmaya çalışarak geçirdim.
Sanırım onu kovmaya çalışırdım.
Daire. Tamam, seks için yalvarmamı sağla ve sonra beni kovmaya başla.
Bir gün Juanito bizi kovmaya karar verdi.
Seni bir mezuniyet balosundan daha kovmaya beni zorlayacak mısın,?
Şimdi de beni kovmaya çalışıyorsun.
Adam beni toprağımdan kovmaya çalışıyordu.
Gelse bile kovmaya çalışıyor.