KUMSAL - Almanca'ya çeviri

Strand
plaj
sahil
kumsal
Sandstrand
kumsal
kumlu plaj
Strandes
plaj
sahil
kumsal
Meer
okyanus
sahil
deniz
denizler
deniz de
deniz kenarı
Kumsal

Kumsal Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Evet, kumsal.
Ja, der Strand.
Bir iki aile vardı ama kumsal çok geniş.
Ein paar Familien. Aber der Strand ist ja groß.
Çocuklar kumsal sever.
Kinder lieben Sandstrände.
Charlestona yakın ve çok sayıda kumsal ile birlikte, her şey parmaklarınızın ucunda.
Mit so vielen Sandstränden in und in der Nähe von Charleston haben Sie alles zur Hand.
Pek çok kumsal ücretsizdir, bu nedenle benzin
Viele Strände sind kostenlos, so dass Sie sich nur um Benzin
Tampa-St boyunca kaç tane güzel kumsal olduğunu düşünün.
Bedenkt man, wie viele schöne Strände entlang dieser Tampa-St.
aynı zamanda iki kumsal, Neiborio ve Paraporti ile çevrilidir.
aber auch zwei Sandstrände, Neiborio und Paraporti.
Sadece ben kumsal ve bir kitap.
Nur ich… eine Bucht… und ein Buch.
Gökyüzü, yağmur, kumsal ve denizle baş başa idik.
Wir waren allein zwischen Himmel, Regen, Sand und Meer.
Beni kumsal ve otellerin olduğu yere götürür müsünüz?
Könnten Sie mich dahin bringen, wo der Strand ist und die Hotels?
Gökyüzü masmavi, kumsal ise bembeyaz ve deniz--.
Der Himmel ist ganz blau und der Sand ist weiß.
Kum, kumsal, kayak, aşk,
Der Sand, der Strand, das Skifahren, die Liebe,
Akşama Kumsal Evinde parti var.- Cidden mi?
Party im Conch House heute. -Echt?
Kim kumsal sevmez ki?
Wer ist nicht gern am Strand?
Dondurma nasıl? Kumsal sıcak olur ve dondurma erir.
Da schmilzt die Eiscreme. Am Strand ist es heiß.
Bu kumsal güzeldir ama dağı aşman gerekiyor.
Der Strand hier ist schön, aber weit weg. Okay.
Kumsal Gülünün kokusunu tanırım herhâlde, ben yarattım.
Ich erkenne den Duft von Beach Rose.
Orada kumsal yok. -Vicenza.
Vicenza. Dort gibt es keine Strände.
Ah, kumsal. Ah, kumsalı severdim.
Oh, ich liebte den Strand. Ah, der Strand..
Evet kumsal. Onları da istiyorum!
Ja, den Strand, den will ich auch. Das da!
Sonuçlar: 149, Zaman: 0.0416

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca