Laboratuvarın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Yani elimizde eski bir kostüm olsaydı… laboratuvarın izini sürebilir miydik?
Yani bu adamlara laboratuvarın adresini mi verdin?
Bana ya sen yalan söyledin ya laboratuvarın söyledi.
Entweder hast du gelogen oder dein Labor.Ilk gününde görmen gerekirdi. Juzzieyi laboratuvarın patronu olarak.
Hat sie sogar Wörter vergessen. An Jussies erstem Tag als Chefin ihres Labors.Yani burası senin laboratuvarın.
Ich meine, das hier… ist dein Labor.Susmanı öneririm, laboratuvarın değil burası.
Halten Sie den Mund, das ist nicht Ihr Labor.Yeni laboratuvarın.
Ihr neues Labor.Dış laboratuvarın müşteri tarafından kabul edildiğine dair bir kanıt olmalıdır.
Sind vom Kunden akkreditierte externe Labore nutzbar.Laboratuvarın çelik kapılarını kapat!
Laboratuvarın yanlış hastaya test yapması ilk değil.
Das Labor hat wohl mal wieder Laboratuvarın, Norbergin ceketinde ne bulduğunu merak ediyordum.
Was das Labor auf Nordbergs Jacke gefunden hatte.Laboratuvarın bilinen son koordinatlarını veriyorum.
Die letzten bekannten Koordinaten fürs Labor sind wie folgt.Andy, sen laboratuvarın zemininde küçük çentikler olduğunu söylemiştin?
Andy, sagten Sie nicht, Sie es waren im Laborboden kleine Schnitte?Biz laboratuvarın arka tarafında burada olacağız. ondan ne haber,?
Wir gehen dort hinten ins Labor. -Das ist eine, was?Tek istedikleri buydu, ben de laboratuvarın zamanını harcamadım. Neden sordun?
Çamaşırhane laboratuvarın hemen üstündeydi.
Ama bunun için laboratuvarın içini videoya çekmeliyiz.
Aber dafür brauchen wir Videos aus dem Labor.Laboratuvarın kumandası lazım değil mi size?
Braucht ihr die Fernbedienung fürs Labor?O, laboratuvarın tam yanındaydı.
Das war direkt beim Labor.Laboratuvarın mı var?
